| - Sana diğer odada uyurum demiştim. - Bu bir çözüm değil ki. | Open Subtitles | ـ لقد أخبرتك أنني سوف أنام في غرفة أخرى ـ هذا ليس حلا |
| Tuzağa düşürüldükleri için diğer direnişciler de teslim olsunlar. - Teslim olmak bir çözüm değil. | Open Subtitles | ـ الإستسلام، ليس حلا ـ ثم ماذا؟ |
| Teslim olmak çözüm değil. - Öyleyse çözüm ne? | Open Subtitles | ـ الإستسلام، ليس حلا ـ ثم ماذا؟ |
| Ay Tanrıçası Market'i patlatmak 21. yüzyıla özgü bir çözüm değil. | Open Subtitles | تفجير متجر آلهة-القمر ليس حلا في القرن الواحد والعشرين. |
| Bu bir çözüm değil, bir trajedi. | Open Subtitles | هذا ليس حلا إنه مأساة |
| Kalıcı bir çözüm değil. | Open Subtitles | ليس حلا على المدى الطويل |
| Büyük ihtimâlle uzun süreli bir çözüm değil. | Open Subtitles | على الارجح ليس حلا طويل المدى |