| Bir bok yapmak zorunda değilim! Ağzımı bozduğum için üzgünüm. | Open Subtitles | ليس عليّ فعل شيء معذرةً على ما صدر من فمّي |
| Hiçbir şey yapmak zorunda değilim. Özellikle de iğrençse. | Open Subtitles | ليس عليّ فعل أي شيء خصوصاً عندما يكون مقرفاً |
| Bil diye söylüyorum, söylediğin hiçbir şeyi yapmak zorunda değilim. Seni tanımıyorum bile. | Open Subtitles | لعلمكِ، ليس عليّ فعل أيّ شيء ممّا طلبتِه مني, لا أعرفكِ حتى. |
| Hiçbir nane yapmak zorunda değilim, kabalığımı bağışla. | Open Subtitles | ليس عليّ فعل شيء معذرةً على ما صدر من فمّي |
| - Hiçbir şey yapmak zorunda değilim! | Open Subtitles | ! ليس عليّ فعل أيّ شئ - ما عدا الطيران - |
| Reddedersem hiçbir şey yapmak zorunda değilim. | Open Subtitles | ليس عليّ فعل أيشيء،لو رفضت.. |
| - Bunu yapmak zorunda değilim. - Aynen öyle! | Open Subtitles | ليس عليّ فعل هذا- كلا- |