| Yeterince vaktimiz var. Zamandan başka bir şeyimiz yok. Bol bol vaktimiz var. | Open Subtitles | بالطبع ، لدينا متّسع من الوقت ليس لدينا ما هو أكثر من الوقت |
| Faydasız. Hep aynı şeyleri tekrarlıyoruz. Birbirimize söyleyecek bir şeyimiz yok! | Open Subtitles | ان هذا بلا فائدة ، اننا ندور فى دائرة و ليس لدينا ما نقوله لبعضنا البعض |
| Ve kanunları çiğnemediğime göre, karantina emrini kaldırmayı konuşmak istemediğin sürece tartışacak hiçbir şeyimiz yok. | Open Subtitles | وانا لم اكسر أي قوانين ما لم تريد التحدث عن اوامر الحجر الصحي ليس لدينا ما نناقشه |
| Uzaylılar ve onların üstün öldürme teknikleri dışında korkacak hiçbir şeyimiz yok. | Open Subtitles | ليس لدينا ما نخشاه سوى الفضائيين وتقنية القتل المتقدمة التي يستخدمونها |
| Ama açıkçası, General olsa da olmasa da, elimizde satacak bir şey yok. | Open Subtitles | و لكن ، حقاً ، بصفة عامة أو غير عامة ، ليس لدينا ما نبيعه |
| Gündüz paraşüt kullanacak olmamız dışında, endişelenecek bir şey yok. | Open Subtitles | ليس هناك شىء آخر نقلق بشأنه ليس لدينا ما يدعو للقلق |
| Faydasız. Hep aynı şeyleri tekrarlıyoruz. Birbirimize söyleyecek bir şeyimiz yok! | Open Subtitles | ان هذا بلا فائدة ، اننا ندور فى دائرة و ليس لدينا ما نقوله لبعضنا البعض |
| İçeri girin. Teftiş edebilirsiniz. Saklayacak bir şeyimiz yok. | Open Subtitles | ادخل يمكنك أن تتفقد الأمر ليس لدينا ما نخفيه |
| Saklayacak bir şeyimiz yok ama karşılama vagonu çok daha güzeldir. | Open Subtitles | ليس لدينا ما نخفيه، لكنّ عربة الترحاب أجمل بكثير. |
| Saklayacak bir şeyimiz yok ama karşılama vagonu çok daha güzeldir. | Open Subtitles | ليس لدينا ما نخفيه لكنّ عربة الترحاب أجمل بكثير |
| Hata yapan sizsiniz. Bizim kaybedecek bir şeyimiz yok. | Open Subtitles | أنت من يقترف الخطأ كما ترى، ليس لدينا ما نخسره |
| Kızımı bir şey ile suçlamadığın sürece, konuşacak hiçbir şeyimiz yok. | Open Subtitles | ليس لدينا ما نتحدث عنه مالم تكن تتهم ابنتي بشيء |
| Her şekilde, gerçekten konuşacak hiçbir şeyimiz yok. | Open Subtitles | في مطلق الأحوال، ليس لدينا ما نتناقش بشأنه. |
| Konuşacak hiçbir şeyimiz yok. | Open Subtitles | ليس لدينا ما يمكننا الحديث عنه |
| Maalesef, bizim pazarlık edecek hiçbir şeyimiz yok. | Open Subtitles | للأسف، ليس لدينا ما نُساوم به عليها. |
| Otomatikleri var. elimizde onları durduracak bir şey yok. | Open Subtitles | معهم أسلحة آلية و ليس لدينا ما يمكننا من إيقافهم |
| Bu çok zor, oturup izlemek. Yapabileceğin bir şey yok. | Open Subtitles | من الشاق علي أن أرى ذلك صامتا ليس لدينا ما يمكننا فعله |
| Dediğimiz gibi elimizde onu tutuklatacak bir şey yok. | Open Subtitles | ولكن كما لا نفتأ نقول، ليس لدينا ما يكفي لاعتقاله |
| Endişeleneceğiniz bir şey yok. | Open Subtitles | نحن نشعر بالأمان معا ..ليس لدينا ما يدعو للقلق |
| Daha fazla para getirmediğin müddetçe konuşacağımız hiçbir şey yok. | Open Subtitles | ليس لدينا ما نتحدث عنه حتى تحضر بقية النقود |
| Bu yüzden kaybedecek birşeyimiz yok. | Open Subtitles | بالإضافة لأننا ليس لدينا ما نخسره. |