| Plajda yaşıyordum sel bastı. Gidecek başka yerim yok. | Open Subtitles | أعيش على الشاطئ، يبدو أنه إنتهى ليس لدي مكان آخر أذهب إليه |
| Çünkü gidecek başka yerim yok! | Open Subtitles | لأنه ليس لدي مكان آخر للذهاب إليه |
| Gidecek başka yerim yok. | Open Subtitles | ليس لدي مكان آخر لأذهب إليه |
| Sorun şu ki gidecek başka bir yerim yok. | Open Subtitles | نعم ، لكن ليس لدي مكان آخر أذهب له |
| Gidecek başka yerim yoktu. | Open Subtitles | ليس لدي مكان آخر لأذهب له |
| Gidecek bi yerim yok - Var | Open Subtitles | ولكن ليس لدي مكان آخر لأذهب إليه - بلى لديك - |
| Buraya geldim kusura bakma ama kalacak başka bir yerim yoktu. | Open Subtitles | أنا آسف لفعل هذا لكن ليس لدي مكان آخر لأذهب إليه |
| Seni bu yüzden rahatsız ettiğim için üzgünüm ama arayacak başka kimsem yok. | Open Subtitles | انا آسفه إني أزعجتك بهذا ولكن ليس لدي مكان آخر الجأ إليه |
| Gidecek başka yerim kalmadı. | Open Subtitles | ليس لدي مكان آخر للذهاب إليه |
| Gidecek başka yerim yok. | Open Subtitles | ليس لدي مكان آخر لأذهب إليه |
| Gidecek başka yerim yok. | Open Subtitles | ليس لدي مكان آخر |
| Gidecek başka yerim yok. | Open Subtitles | ليس لدي مكان آخر أذهب إليه |
| Gidecek başka yerim yok. | Open Subtitles | ليس لدي مكان آخر أذهب إليه |
| Ben... Kalacak başka yerim yok, ve ben ... | Open Subtitles | ليس لدي مكان آخر أقيم فيه وأنا... |
| Çünkü uyumak için başka bir yerim yok. | Open Subtitles | لأنه ليس لدي مكان آخر لأنام فيه. |
| - Gidecek başka bir yerim yok. | Open Subtitles | - ليس لدي مكان آخر أذهب إليه . |
| Gidecek başka yerim yoktu. | Open Subtitles | ليس لدي مكان آخر اذهب إليه |
| Onları koyacak bir yerim yoktu. | Open Subtitles | ليس لدي مكان آخر لأضعها فيه |
| Sensei Lee gidecek başka kimsem yok. | Open Subtitles | أيها المعلم "لي"، ليس لدي مكان آخر أذهب إليه |
| Gidecek başka yerim kalmadı. | Open Subtitles | ليس لدي مكان آخر لأذهب |