"ليس و" - Translation from Arabic to Turkish

• Yanında
• sürece olmaz
• olduğundan değil

Kimse Sana Zarar Veremez Hayır Efendim Yanında Ben Varken...
لا شيء سوف يؤذيك , لا , سيدتي , ليس و أنا بالجوار

Kimse Sana Zarar Veremez Yanında Ben Varken
لا شيء سيؤذيك , ليس و أنا بالجوار

Sana Hiçbir Şey Zarar Veremez Yanında Ben Varken
لا شيء سيؤذيك , ليس و أنا بالجوار

Komutamı onursuzca yansıttığı sürece olmaz.
ليس و أن هذا سيعود بالسلب على نَحْو مخزٍ‏ لحدوث هذا تحت قيادتي

Belki Mileva da onu mutlu edecek birini bulabilir ama bu evliliğe tutunduğu sürece olmaz.
ربما ميليفا يمكنها ايجاد شخص يجعلها سعيدة ايضاً لكن ليس و هي متمسكة بهذا الزواج

Seni sevdiğimden ya da onlar benim gerçek ailem olduğundan değil.
الذين تحبهم, و ليس و كأنني احبك .... أو أنهم حتى والداي الحقيقيان.

Sana Hiçbir Şey Zarar Veremez Tatlım Yanında Ben Varken
لا شيء سيؤذيك عزيزي , ليس و أنا بالجوار

- Çok sevdiği motorlarının Yanında güvende. - Motorlar çalışırken güvende olmaz.
. ـ إنه سليم مع محركاته الثمينة ... ـ ليس و نحن نتحرك

Yanında Ben Varken
ليس و أنا بالجوار

Yanında Ben Varken...
ليس و أنا بالجوار

Chapman bizi beklediği sürece olmaz.
ليس و (تشابمان) لازال بالخارج

Benden gelecek övgüye falan ihtiyacın olduğundan değil.
ليس و كأنك بحاجه للثناء منى أو أى شئ

Camlackawanna'nın Irak'a benzer yanı olduğundan değil... ama sekiz hafta uzaktaydın ve... senden hiç haber almamıştım.
"ليس و كأن معسكر "لاكاوانا . . (مثل (العراق , لكنك رحلت منذ 8 أسابيع و لم أسمع كلمة واحدة منك

Benim hayatım olduğundan değil. Tabi ki de.
ليس و كأنها حياتي