Çavuş Galovitch bana özür borçlu. | Open Subtitles | الرقيب جالوفيتش هو المدين لي باعتذار |
bana özür borçlu değilsin, Kimura. | Open Subtitles | كيمورا-سان, أنت لا تدين لي باعتذار |
Kepner, bana özür borçlusun sanırım. | Open Subtitles | يا (كيبنر) , أعتقد أنّكِ تدينين لي باعتذار |
Bunun önemli olduğunu düşünmüştüm. Sanırım bana bir özür borçlusun, Barbara. | Open Subtitles | ظننت أنه سيكون مهمًا أظن أنك تدينين لي باعتذار , باربرا |
Bana ismimi öğrenme zahmetine girmediğiniz için bir özür borçlusunuz, Sayın Başkan. | Open Subtitles | انت تدين لي باعتذار لانك لم تتجشم العناء لتعلم اسمي سيدي الرئيس |
Bana bir özür borçlusun. | Open Subtitles | طيلة حياته عديمة الموهبة أنتَ مدينٌ لي باعتذار |
Çünkü bana özür borcun yok. | Open Subtitles | لأنك لا تدين لي باعتذار. |
Eğer beraber çalışacaksak, bana bir özür borçlusun. | Open Subtitles | نعم إذا كنا سنعمل مع بعضنا أظن بأنكِ تدينين لي باعتذار |
Bana bir özür borçlusun. Sen özür dileyene kadar gitmeyeceğim. | Open Subtitles | أنتِ مدينة لي باعتذار ولن أرحل حتى أحصل عليه |
Bana bir özür borçlusunuz ama bağırdığınız için değil. | Open Subtitles | انت فعلا تدين لي باعتذار لكن ليس على صراخك علي. |
Sanırım bana bir özür borçlusun. | Open Subtitles | اذا.اعتقد انكي تدينين لي باعتذار |
Sanırım sana bir özür borcum var. | Open Subtitles | أظنك تعتقد أنك تدين لي باعتذار |