| Bu hayatta beni oraya tıkabileceğini sanmıyorum. | Open Subtitles | أنا لا أعتقد أنك يمكن أن تتخذ لي هناك ، على الأقل ليس في هذا العمر. |
| Jason bir keresinde ağabeyimle buluşmam için beni oraya götürmüştü. | Open Subtitles | تولى جيسون لي هناك مرة واحدة لتلبية أخي. |
| Arkadaşım Bana orada garsonluk işi ayarlardı...harika bir yer. | Open Subtitles | صديقي لديه وظيفة نادلة لي هناك بالنسبة لي إنه مكان رائع |
| Sadece Bana orada gösterdiğin nezaketi geri ödemek istiyorum. | Open Subtitles | أنا فقط أردت أن أسدد ديني على لطفكِ الذي أظهرتيه لي هناك |
| Bedenini geri götürün ve beni orada bekleyin. | Open Subtitles | خذ جسده إلى الخلف وانتظر لي هناك. |
| - Rachel Green, bana bir düğün olacağını söyle. | Open Subtitles | راشيل كارين الأخضر، تقول لي هناك ستعمل يكون حفل زفاف. |
| Bak, Orada benim için yaptığına minnettarım ama anlamaya başlıyorum ki, sen bu iş için uygun değilsin. | Open Subtitles | اسمع أنا أقدر ما فعلته لي هناك و لكنني بدأت أفكر أننا لا نستطيع إنهاء هذا العمل |
| Aşağıda bana ne olacağını biliyorsun. | Open Subtitles | أنت تعرف ماذا سيحدث لي هناك. |
| Benim için orada yaptığın şey gereksizdi. | Open Subtitles | ما فعلته لي هناك ؟ كان غير ضروري |
| Denizi görmek istiyorum.beni oraya götür. | Open Subtitles | أريد أن أرى البحر. قفل لي هناك. |
| - O halde, beni oraya götüreceksin. | Open Subtitles | - حسنا، الآن يمكنك أن تأخذ لي هناك الحين. |
| Bir gün, ibadet etmek için beni oraya götürmeni istiyorum. | Open Subtitles | يوم واحد، سوف تأخذ لي هناك للصلاة. |
| Yani, beni oraya taşı ve küvetin içine koy. | Open Subtitles | لذلك، تحمل لي هناك والبوب لي في الحوض. |
| Geri dönüp Bana orada ne olduğunu görmeliyim. | Open Subtitles | يجب ان أرجع لأرى ما قد حدث لي هناك |
| Bana orada ne halt oldu? | Open Subtitles | ماذا حصل لي هناك بحق السماء؟ |
| Bana orada ihtiyaç var. | Open Subtitles | وهم بحاجة لي هناك اكثر |
| Bak beni orada etkiledin. | Open Subtitles | انظروا، كنت أعجب لي هناك. |
| beni orada bulacaksınız. | Open Subtitles | سوف تجد لي هناك. |
| beni orada bıraktınız ya... | Open Subtitles | ما فعلتموه، ترككم لي هناك... |
| O taraftayken bana bir şey oldu Fitz. | Open Subtitles | لقد حدث شئ لي هناك |
| Dostum, Keystone sana sordu. Orada benim için bir yer yok. | Open Subtitles | عزيزي, كي ستوون يحتاجونك أنت لايوجد مكان لي هناك |
| - Benim için orada bir şey kalmadı. | Open Subtitles | لا يوجد شيء لي هناك |