Son zamanlardaki gizemli sismik aktiviteyle bir alakam olup olmadığını da mı öğrenmek istemiyorsunuz? | Open Subtitles | ألا تريدون حتى معرفة إن كان لي يد بهذا النشاط الأرضي الغامض؟ |
Yanlış anladın. Benim bununla bir alakam yok! | Open Subtitles | لا تظن بي السوء ليس لي يد في هذا |
Benim bir alakam yok. | Open Subtitles | لم يكن لي يد في ذلك |
Evet. Kıyamet günü geldi. Hep bunda parmağım olduğunu düşünmüştüm. | Open Subtitles | نعم, إنها نهاية العالم اعتقدت دائماً أنه سيكون لي يد في هذا الأمر |
Bunların hepsinde parmağım var ve bir tanesini bile geri almazdım. | Open Subtitles | كان لي يد في كل ذلك. وليس هناك شيء واحد أود أن أنتهز الظهر. |
Cin öldürdü. Benim bir ilgim yoktu. | Open Subtitles | العفريت قتلهم، لم يكن لي يد في الأمر |
Sizi temin ederim, bu sabah gazetelere sızan şu yoklama ile hiçbir ilgim yok. | Open Subtitles | أؤكد لكِ ليس لي يد للاقتراع المسرب للصحيفه هذا الصباح |
Çok kötü bir şoktu ama yemin ederim bu işle bir alakam yoktu Daphne. | Open Subtitles | كانت صدمة مروّعة لكني أقسم أنه (لم يكن لي يد فى هذا، (دافني |
Kaçışıyla bir alakam olduğunu mu ima ediyorsun? | Open Subtitles | هل تلمح أن لي يد في هروبه ؟ |
Kaçışıyla bir alakam olduğunu mu ima ediyorsun? | Open Subtitles | هل تلمح أن لي يد في هروبه ؟ |
Benim bir alakam yok. | Open Subtitles | لم تكن لي يد في ذلك. |
Chase'in kovulmasıyla bir alakam yok. | Open Subtitles | ليس لي يد بطرد (تشايس) |
Chase'in kovulmasıyla bir alakam yok. | Open Subtitles | ليس لي يد بطرد (تشايس) |
Bunda benim parmağım olduğuna hâlâ inanıyor musun? | Open Subtitles | أما زلت تعتقد أنه كانت لي يد بذلك |
Bir şeyle suçlanıp suçlanmadığımı anlarım eğer bu işte bir parmağım olduğunu düşünüyorsanız yanılıyorsunuz. | Open Subtitles | فانا أعرِف عندما يتِم إتهامي بشيء ... وإذا كُنت تعتقِد أن لي يد في ذلِك فانت على خطأ |
Ama yine de buraya gelip aile yemeğimi mahvetmeyi ve Frakfortlu bir alay köylüden bir otobüs dolusu mal çalınmasında parmağım olup olmadığını sormayı uygun görüyorsun. | Open Subtitles | وتجده حتى الآن مقبولاَ المجيء هنا واقتحام عشاء عائلي تسألني فيه عما إذا كان لي يد في سطو حافلة مليئة بالبضاعة مثل ثلة نقاري خشب من " فرانكفورت " |
Cinayetinde bir parmağım olduğunu mu? İkiniz sıkı bir rekabet içindeymişsiniz. | Open Subtitles | أن لي يد في مقتله؟ |
- Benim bir ilgim olduğunu mu düşünüyorlar? | Open Subtitles | هل يعتقدان أن لي يد بالموضوع؟ |
Sizi temin ederim, bu sabah gazetelere sızan şu yoklama ile hiçbir ilgim yok. | Open Subtitles | أؤكد لكِ ليس لي يد للاقتراع المسرب للصحيفه هذا الصباح |