| Yataklar dolu ama bir bankta yatarsınız. | Open Subtitles | إنّ الأسِرّةَ ممتلئة لَكنَّك يُمْكِنُ أَنْ تَنَامَ على الأريكة. |
| - ama görünüşe göre öyle. | Open Subtitles | لَكنَّك يُمْكِنُ أَنْ تَرى كيف هو قَدْ يَظْهرُ ذلك الطريقِ؟ |
| ..ama kendini değiştirmeye çalışabilirsin. | Open Subtitles | لَكنَّك يُمْكِنُ أَنْ تَعْملَ لتَغيير نفسك. |
| ama nerede arayacağını bilirsen, pratik ve ucuz olanı bulursun. | Open Subtitles | لَكنَّك يُمْكِنُ أَنْ ما زِلتَ تَجِدُ راحةَ وقيمة إذا تَعْرفُ أين تَنْظرُ. |
| Tabiki, bölge başsavcısı soruşturmacıları hala peşimdeler, ama davamı kapatıp, ismimi temize çıkarıp, bana hüviyetimi geri verebilirsin. | Open Subtitles | بالطبع، دي أي المحقّقون ما زالَ بعدي، لَكنَّك يُمْكِنُ أَنْ تَغْلقَ تلك الحالةِ، برّئْي، يَستعيدُ هويتي. |
| Teşekkürler, Bayan Forman, ama buna hiç gerek yok. | Open Subtitles | شكراً، السّيدة فورمان، لَكنَّك يُمْكِنُ أَنْ تُسقطَه. |
| Şu anda ziyaretçi kabul edemez ama yarın uğrayabilirsiniz. | Open Subtitles | جاهز ليس بالضبط إلى سلّ الزوّارَ لَكنَّك يُمْكِنُ أَنْ إهبطْ بمقدار غداً. شكراً. |
| Orada ama buraya koyabilirsin. | Open Subtitles | هو هناك، لَكنَّك يُمْكِنُ أَنْ، أنت يُمْكِنُ أَنْ فقط أنزلتَه هناك. |
| Demek, senin geçmişini açamam, ama sen benimkini açabilirsin. | Open Subtitles | الآن أنا لا أَستطيعُ الذِهاب عُدْ إلى ماضيكَ، لَكنَّك يُمْكِنُ أَنْ تَعُودَ للتَنقيب. |
| Bu uçakta sigara içilmez ama indiğimiz zaman içebilirsiniz. | Open Subtitles | ممنوع التدخين على هذا الطيرانِ، لَكنَّك يُمْكِنُ أَنْ يضيئَ مهما عندما نَهْبطُ. |
| Pekala, ben yapamam, ama sen yapabilirsin. | Open Subtitles | حَسناً، أنا لا أَستطيعُ، لَكنَّك يُمْكِنُ أَنْ. |
| ama karnımın değişmeye başladığı yerde hissedilebiliyor. | Open Subtitles | لَكنَّك يُمْكِنُ أَنْ تَشْعرَ أين بَدْء تغييرِ بطنِي. |
| ama borç alabilirsin, kredi alabilirsin ! | Open Subtitles | لَكنَّك يُمْكِنُ أَنْ تَستعيرَ، أنت يُمْكِنُ أَنْ تَحْصلَ على الإئتمانِ! |
| - ama ona âşık olabilirdin. | Open Subtitles | لَكنَّك يُمْكِنُ أَنْ تَقعَ في حبّها. |
| ama Tiffany'ye gidip şişko bir işadamına istediğin elması aldırtabilirsin | Open Subtitles | لَكنَّك يُمْكِنُ أَنْ تَذْهبَ إلى تيفاني وعِنْدَكَ a رجل أعمال سمين إشترِ أنتم جميعاً الماسَ تُريدُ. |
| ama bana Bob diye hitap edebilirsin. | Open Subtitles | لَكنَّك يُمْكِنُ أَنْ تَدْعوَني بوب. |
| Evet, ama yaşamak için doğruyu söylüyor da diyebilirsin. | Open Subtitles | نعم، لَكنَّك يُمْكِنُ أَنْ تَقُولَ ذلك يُخبرُ الحقيقةَ لa معيشة. |
| ama A.D.D. diyebilirsin. | Open Subtitles | لَكنَّك يُمْكِنُ أَنْ تَدْعوَني بعد الميلاد. دي . ، |
| Biz de öyle, ama, kendi ürünlerin bir yere kadar idare ediyor sonra, gerçekten bir hediye almak zorunda kalıyorsun. | Open Subtitles | كذلك نحن، لَكنَّك يُمْكِنُ فقط أَنْ تَعطي سِلَعكَ بعيداً لمدّة طويلة... وبعد ذلك في الحقيقة يَجِبُ أَنْ تشتري شيءَ. |
| ama yenisini almalısınız Hoş ve yeni. | Open Subtitles | لَكنَّك يُمْكِنُ أَنْ فقط تَشتري a واحد جديد، a إطار جديد لطيف. |