| O bir bebek gibiydi. Böyle şeylerin nasıI yapılacağını henüz bilmiyordu. Korkunçtu. | Open Subtitles | هو كَانَ بيبي هو لَمْ يَعْرفْ كَيف يَعمَلُ تلك الأشياءِ لحد الآن. |
| - O bunu bilmiyordu. Seni aramaya geliyordu | Open Subtitles | هو لَمْ يَعْرفْ هذا هو ذَهبَ يَبْحثَ عنكِ |
| İnci Darbesi içtiğini bilmiyordu. | Open Subtitles | هو لَمْ يَعْرفْ أولئك كَانتْ بنادقَ لؤلؤيةَ. |
| Neye oturduğunu bilmiyordu. | Open Subtitles | هو لَمْ يَعْرفْ ما هو كَانَ يَجْلسُ عليه. |
| Sizinle ne hakkında konuşacağımı tam olarak bilmiyordu. | Open Subtitles | حَسناً، هو لَمْ يَعْرفْ بالضبط الذي أردتُ التَحَدُّث عن، |
| Ama bazen sahibinin geç saatlere kadar orada kalacağını bilmiyordu. | Open Subtitles | لَمْ يَعْرفْ ان المالك حَبَّ أَنْ يَبْقى متأخّر |
| Ama Tanner bunu bilmiyordu ve Harvey bunu ona karşı kullandı. | Open Subtitles | لكن تانر لَمْ يَعْرفْ ذلك وهارفي إستعملَها ضدّه |
| - Bana aptal olduğumu söyledi. - Kevin, kim olduğunu bilmiyordu. | Open Subtitles | - لقد دعاني بالأعرج كيفين، أنه لَمْ يَعْرفْ مَنْ أنت . |
| Bir tane de siyah vardı, ama orospu ağzını ne zaman kapalı tutacağını bilmiyordu. | Open Subtitles | l كَانَ عِنْدَهُ a أسود واحد، لكن الكلبةَ لَمْ يَعْرفْ متى يَصْمتُ. |
| Kızı öldüreceklerini bilmiyordu. | Open Subtitles | هو لَمْ يَعْرفْ بأنّهم يَقْتلونَها. |
| Nasıl istesin ki? bilmiyordu bile. | Open Subtitles | كَيْفَ هو، هو لَمْ يَعْرفْ حتى. |
| Don Cook ne gördüğünü bilmiyordu bile. | Open Subtitles | طباخ دون لَمْ يَعْرفْ حتى ما رَأى. |
| Ne yaptığını bilmiyordu. | Open Subtitles | هو لَمْ يَعْرفْ ما هو كَانَ يَعْملُ. |
| Gayet ciddiydim. Bak, Javier, çok üzgündü ve bilmiyordu... | Open Subtitles | خافيار، هو فقط أنزعجَ وهو لَمْ يَعْرفْ... |
| Nedenini bilmiyordu gerçi. | Open Subtitles | هو فقط لَمْ يَعْرفْ لِماذا. |
| Bubba bilmiyordu. | Open Subtitles | بوبي لَمْ يَعْرفْ. |
| Hyde ne olup bittiğini bilmiyordu. | Open Subtitles | Hyde لَمْ يَعْرفْ ما كان يجري. |
| Nişancı adını bilmiyordu. | Open Subtitles | القنّاص لَمْ يَعْرفْ اسمَها. |
| Ne yaptığını bilmiyordu! | Open Subtitles | هو لَمْ يَعْرفْ ما هو كَانَ يَعْملُ! |