| Böylece geçici olarak füzelerimizi devre dışı bırakarak hava sahamıza girdiler. | Open Subtitles | هكذا أوقفوا بشكل مؤقّت شبكة الدفاع الصاروخيّة، و دخلوا مجالنا الجوّي |
| Aşınmadan etkilenmiş kısımları mühürledim, ama bu sadece geçici bir önlem. | Open Subtitles | أغلقت تلك الأقسام متأثّر بالتآكل لكنّه فقط إجراء مؤقّت |
| Boynuna asıldığında bir siniri sıkıştırmış ve bir çeşit geçici felce sebep olmuş olmasın? | Open Subtitles | هل مِن المُمكن أنّه عندما لويّ رقبته.. قد حدث ضغط، أو تحريك أحد الأعصاب مِن مكانها ؟ مُسبَّبة بذلك شلل مؤقّت ؟ |
| Yeni bir ev bulana kadar geçici olarak kalacağız. | Open Subtitles | ذلك مؤقّت ليس إلاّ، حتى نستأجر منزلاً جديداً |
| Kişi ilaç almayı bıraktıktan sonra geçici öfori durumları artar. | Open Subtitles | نشاط مؤقّت بعد انقطاع إيّ أحد عن الدّواء. |
| Ruhumuzun çok küçük de olsa bazı parçalarını geçici olarak muhafaza eder. | Open Subtitles | إنّها إناء مؤقّت لقطعة صغيرة مِنْ أرواحنا |
| Hayır, normal değil, fakat geçici, tamam mı? | Open Subtitles | حسنا هذا ليس طبيعياً لكنّه أمر مؤقّت اِتّفقنا؟ |
| Tam olarak değil tabi. geçici olarak. | Open Subtitles | ليس إعترافا دبلوماسيا كاملا ولكن مؤقّت |
| Dewey, yedek öğretmen geçici değildir | Open Subtitles | ديوي, المعلّم البديل ليس عمل مؤقّت |
| Belediye Başkanı, beni geçici bölge savcısı olarak atadı. | Open Subtitles | العُمدة عيّنني كنائب عام مؤقّت |
| Seni geçici olarak göreve atadım. | Open Subtitles | عيّنتك بشكل مؤقّت |
| Ama geçici olarak. | Open Subtitles | لكن فقط بشكلٍ مؤقّت. |
| - Don, bu geçici bir durum. | Open Subtitles | دون إنه وضع مؤقّت |
| Tek kulakta geçici sagirlik. | Open Subtitles | صمّ مؤقّت في أذن واحدة |
| Eminim geçici bir durumdur. | Open Subtitles | أنا واثقٌ أنّ هذا مؤقّت. |
| Onun geçici biri olduğunu biliyorsun, değil mi? | Open Subtitles | تَعْرفين بأنّه عمل مؤقّت |
| geçici, söz veririm. | Open Subtitles | إنه وضع مؤقّت فقط , أعدك |
| geçici füj durumu. | Open Subtitles | حالة شرود مؤقّت |
| Biz vampiriz. geçici olarak, Stefan. | Open Subtitles | -نحن مصّاصا دماء، هذا مؤقّت يا (ستيفان ). |
| Stephen babam değil. Ben de "geçici"yim. | Open Subtitles | (ستيفن) ليس أبي أنا أيضاً مؤقّت |