"ماجرى" - Translation from Arabic to Turkish

    • olanlar
        
    • ne olduğunu
        
    • Olan
        
    • olanlardan
        
    • İçeride olanları
        
    Ama ne bu yaşamdan önce olanlar, ne de sonra yaşanacaklar hakkında hiçbir şey bilmeden. Open Subtitles لكن فيما يخص ماجرى قبل حياته أو ما سيأتي بعدها نحن لا نعرف شيئا
    Önceki olanlar için özür dilerim... aslında öyle biri değilim. Open Subtitles متأسفة حول ماجرى .. ذلك ليس من طبعي
    Sonra ne olduğunu anlamadım, birden caddeye saptım ve bana doğru gelen kamyonu gördüm. Open Subtitles لا أعلم ماجرى انزلقت الدراجة في منتصف الشارع كانت هناك شاحنة متجهة نحوي
    Orada tam olarak ne olduğunu bilmiyoruz. Open Subtitles لانعرف على وجه الخصوص ماجرى بالأعلى هناك
    Oraya gittiğimizde neler olduğunu gördük yani kalbi Olan biri oraya gitseydi yığılıp kalırdı. Open Subtitles عندما ذهبنا إلى هناك، شاهدنا ماجرى. أعني، لو كان قلب أحدهم ضعيفًا، لكان قد انهار.
    Bugün için endişeli olabileceğini biliyorum eski okulunda olanlardan sonra özellikle... Open Subtitles أعلم بأنك عصبية بخصوص اليوم تعرفين ماجرى لك في المدرسة القديمة
    Seninle okulda olanlar hakkında konuşmak istiyordum. Open Subtitles أريد أن اكلمك حول ماجرى في المدرسة.
    Haven'a olanlar yüzünden beni suçluyor. Open Subtitles هو قام بلومي على ماجرى في هايفن
    Nina Krilova'ya olanlar seni sinirlendirdi mi? Open Subtitles هل كنت غاضب حول ماجرى لنينا كريلوفا ؟
    Tüm bu olanlar esnasında... Open Subtitles خلال جميع ماجرى
    - Dinle, şu olanlar hakkında... Open Subtitles انظري عن ماجرى سابقاً
    olanlar için üzgünüm. Open Subtitles أنا آسف حول ماجرى سابقاً
    Onlar, kamerasıyla birlikte gelen yabancının dünyanın geri kalanına onlara ne olduğunu göstereceğini ve dış dünyaya onların seslerini duyurabileceğini anladılar. Open Subtitles هم يتفهمون... ان غريب بكامرته... سيبين للعالم ماجرى لهم...
    Hala burada ne olduğunu anlamaya çalışıyoruz. Open Subtitles . مازلنا نُحاول معرفة ماجرى هنا
    Annene ne olduğunu biliyorum. Open Subtitles اعرف ماجرى لأمك
    Benim eğitimim hâlâ devam ediyor. Yani bana Olan şeyi görmedin mi? Open Subtitles إذا، أنت لم تشاهد كل ماجرى معي؟
    Olan zaten olmuş. Open Subtitles تعرفون أن ماجرى أصبح من الماضي.
    Döndüğünde ise Olan bu. Open Subtitles حينما عاد، هذا ماجرى.
    Yine de, geçen sefer olanlardan sonra bunu şansa bırakmak istemiyorum. Open Subtitles لا زلتُ ، لا أريد أن أترك أي فرصة لحصول ماجرى المرة الماضية
    Kendi babamla olanlardan sonra anlıyorum. Open Subtitles مع كل ماجرى مع أبي،فانني أتفهم ذلك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more