| Ama ne bu yaşamdan önce olanlar, ne de sonra yaşanacaklar hakkında hiçbir şey bilmeden. | Open Subtitles | لكن فيما يخص ماجرى قبل حياته أو ما سيأتي بعدها نحن لا نعرف شيئا |
| Önceki olanlar için özür dilerim... aslında öyle biri değilim. | Open Subtitles | متأسفة حول ماجرى .. ذلك ليس من طبعي |
| Sonra ne olduğunu anlamadım, birden caddeye saptım ve bana doğru gelen kamyonu gördüm. | Open Subtitles | لا أعلم ماجرى انزلقت الدراجة في منتصف الشارع كانت هناك شاحنة متجهة نحوي |
| Orada tam olarak ne olduğunu bilmiyoruz. | Open Subtitles | لانعرف على وجه الخصوص ماجرى بالأعلى هناك |
| Oraya gittiğimizde neler olduğunu gördük yani kalbi Olan biri oraya gitseydi yığılıp kalırdı. | Open Subtitles | عندما ذهبنا إلى هناك، شاهدنا ماجرى. أعني، لو كان قلب أحدهم ضعيفًا، لكان قد انهار. |
| Bugün için endişeli olabileceğini biliyorum eski okulunda olanlardan sonra özellikle... | Open Subtitles | أعلم بأنك عصبية بخصوص اليوم تعرفين ماجرى لك في المدرسة القديمة |
| Seninle okulda olanlar hakkında konuşmak istiyordum. | Open Subtitles | أريد أن اكلمك حول ماجرى في المدرسة. |
| Haven'a olanlar yüzünden beni suçluyor. | Open Subtitles | هو قام بلومي على ماجرى في هايفن |
| Nina Krilova'ya olanlar seni sinirlendirdi mi? | Open Subtitles | هل كنت غاضب حول ماجرى لنينا كريلوفا ؟ |
| Tüm bu olanlar esnasında... | Open Subtitles | خلال جميع ماجرى |
| - Dinle, şu olanlar hakkında... | Open Subtitles | انظري عن ماجرى سابقاً |
| olanlar için üzgünüm. | Open Subtitles | أنا آسف حول ماجرى سابقاً |
| Onlar, kamerasıyla birlikte gelen yabancının dünyanın geri kalanına onlara ne olduğunu göstereceğini ve dış dünyaya onların seslerini duyurabileceğini anladılar. | Open Subtitles | هم يتفهمون... ان غريب بكامرته... سيبين للعالم ماجرى لهم... |
| Hala burada ne olduğunu anlamaya çalışıyoruz. | Open Subtitles | . مازلنا نُحاول معرفة ماجرى هنا |
| Annene ne olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | اعرف ماجرى لأمك |
| Benim eğitimim hâlâ devam ediyor. Yani bana Olan şeyi görmedin mi? | Open Subtitles | إذا، أنت لم تشاهد كل ماجرى معي؟ |
| Olan zaten olmuş. | Open Subtitles | تعرفون أن ماجرى أصبح من الماضي. |
| Döndüğünde ise Olan bu. | Open Subtitles | حينما عاد، هذا ماجرى. |
| Yine de, geçen sefer olanlardan sonra bunu şansa bırakmak istemiyorum. | Open Subtitles | لا زلتُ ، لا أريد أن أترك أي فرصة لحصول ماجرى المرة الماضية |
| Kendi babamla olanlardan sonra anlıyorum. | Open Subtitles | مع كل ماجرى مع أبي،فانني أتفهم ذلك |