| Ve buda Usta Li, bir Tai-chi Ustası. | Open Subtitles | وهذا هو ماجستير لى , ودرجة الماجستير تاي تشي. |
| O gün bana çarptın ve borçlusun, beni Usta Chen'e götürmek zorundasın! | Open Subtitles | ضرب لكم لي في ذلك اليوم وأنت مدين لي, عليك أن تشير لي إلى تشن ماجستير |
| Daha derinine inerseniz, o adam daha önce 30 uygulama daha oluşturmuş ve bu konuda Master yapmış, doktorası vardır. | TED | إذا تعمقت في البحث أكثر، سنكتشف أن ذلك الرجل صمم 30 تطبيق من قبل و لديه رسالة ماجستير بذلك التخصص، درجة الدكتوراه. |
| Bilko'nun üniversitesinde kullanılma mastırı yaptım. | Open Subtitles | انا لدي ماجستير في الخداع من جامعة بيلكو |
| Bugün MBA öğrencilerinin kafasında soru işaretlerine yol açan, çok uluslu devlerin karşısında ayakta kalışımın yedinci yılındayım. | TED | تعتبر هذه السنه السابعه لي في مكابدة المصانع العابره للحدود جعلت كل طلبة ماجستير ادارة الاعمال يتساءلون |
| Eğitmen olmak için deniz biyolojisinde mastır derecesine Sahip olmak gerektiğini sanırdım. | Open Subtitles | دائماً كُنت أعتقد، أنك فى حاجة لشهادة ماجستير.. فى علم الأحياء البحرية لكي تُصبح مُدرب. |
| Sanat tarihinde yüksek lisans yapmış ve annesiyle yaşıyor, yani... | Open Subtitles | لديه ماجستير في تاريخ الفنون ويعيش مع والدته لذا .. |
| mastır diplomam ve 2 doktoram var. Bunu yapmak zorunda değilim. | Open Subtitles | عندي شهادة ماجستير و شهادتي دكتوراه في الفلسفة لا يجب علي أن أقوم بهذا |
| Dayanın, kıdemli astsubay. | Open Subtitles | شنق في هناك، رئيس ماجستير. |
| eğer yardım edersem Usta chen'den boks öğrenebilirmişim. | Open Subtitles | طالما أعطي مساهمة كبيرة, يمكنني معرفة من الملاكمة تشن ماجستير |
| Usta Chen yukarıdaki bölgede. | Open Subtitles | ماجستير تشن يعيش في العزلة إلى هناك |
| ~ O ev işlerinde Usta bir adam. ~ | Open Subtitles | هو الرجل الذي يحمل" "ماجستير في الأعمال المنزلية |
| Colombia üniversitesinde Master yapmış. | Open Subtitles | شهادة ماجستير وبكالوريوس قانونية من جامعة كولومبيا |
| Denizcilikte Master yaptım. | Open Subtitles | وحصلت أيضا على شهادة ماجستير في الإبحار رخصة ربان |
| Master dereceleri arasında MIT'den Bilgisayar Bilimleri'de var. | Open Subtitles | بالإضافة إلى شهاداته، لديه ماجستير في معالجة الكمبيوترات من معهد ماساتشوستس للتكنولوجيا. |
| Mezun olup, işletme mastırı yapmış. | Open Subtitles | .تخرج، و أخذ شهادة ماجستير في إدارة الأعمال |
| Bir gün, araştırmamı oda dolusu MBA öğrencilerine sunmam gerekti. | TED | ذات يوم، ذهبت لأقدم بحثي في غرفة مليئة بطلاب ماجستير إدارة الأعمال. |
| Bu devirde kızlar istedikleri her şeye Sahip yüksek lisans diploması olsun, iş olsun ama erkek desen, yok. | Open Subtitles | هذا يبدو وكأن الفتاة بإمكانها ...الحصول على كل شيء ماجستير في الأعمال عمل, لكن ليس رجل |
| Boşandı sonra tekrar evlendi, çocuk sahibi oldu, yüksek lisans yaptı. | TED | انفصل عن زوجته وتزوج من أخرى، رُزق بطفل وحصل على ماجستير إدارة الأعمال. |
| mastır tezini möleme üzerine yapmak seviyenizin çok altında ve ben de otizm olduğunuzdan dolayı sizi kolay yola sevk eden kişi olmak istemiyorum. | Open Subtitles | أطروحة ماجستير في الخوار تبدو لي كخفض للمستوى و أنا لن أكون الشخص الأول اللذي يسهل لك كل شيئ بسبب توحدك |
| Kıdemli astsubay. | Open Subtitles | رئيس ماجستير... |
| Ayrıca psikofarmakoloji alanında masterım, psikolojide ise doktoram var. | Open Subtitles | ولدي أيضًا ماجستير في علوم الأدوية النفسية ودكتوراة في علم النفس |
| Yakın zamanlarda dinî eğitimimi tamamlayıp atamayla New York'a geri döndüm... | Open Subtitles | وكحاصلين جدد على ماجستير في اللاهوت تم تعيينا للعمل في نيويورك سيتي |
| Dört yaşıma kadar konuşmamıştım bile ama şimdi lisans mezunuyum ve mastırımı yaptım, şimdi doktora için çalışıyorum. | Open Subtitles | لم أتحدث إلا بعدما بلغت الرابعه و الان لدي شهاده بكالويوس و ماجستير و أقوم بالتحضير للدكتوراه |