| İşte hesaba katmadığın bir şey. Bu konuda ne diyeceksin? | Open Subtitles | كان هنالك شيء لم تفكر به، ماذا ستقول الآن؟ |
| Annemle babam birazdan gelecek, onlara ne diyeceksin? | Open Subtitles | امى وابى سيصلون فى اى لحظة ماذا ستقول لهم |
| Boynunda mermi olan kadınla ilgili ne söyleyeceksin? | Open Subtitles | ماذا ستقول عن إمرأة تأتى وبها رصاصة في رقبتها ؟ |
| Mahkemeye ben böyle girseydim sen ne derdin? | Open Subtitles | تبدو قذراً. ماذا ستقول لو أنني مشيت هكذا في المحكمة؟ |
| Bunu görseydi karın ne derdi çok merak ediyorum. | Open Subtitles | لا يمكنني التخيل ماذا ستقول زوجتك إذا سمعت حول هذا |
| Ne diyeceğini biliyorum ama söyleme çünkü bu içkileri ödemiyorum hepsi hesaba yazılıyor. | Open Subtitles | أنا أعرف ماذا ستقول و لكن لا تقوله لأننى لن أدفع ثمن المشروبات إنها على الحساب |
| Konuşup durmana izin vereceğim çünkü Ne söyleyeceğini merak ediyorum. | Open Subtitles | تدري، سأدعك تستمر في الكلام، لانني لا أستطيع انتظار ماذا ستقول لاحقاً. |
| Soru soracak kadar büyüdüğünde Katrina'ya ne diyeceksin? | Open Subtitles | ماذا ستقول لكاترينا عندما تصبح كبيره كفايه لطرح الأسئله |
| Ailesine ne diyeceksin? | Open Subtitles | فلن يكون عنده اي سبب ليهاب الموت ماذا ستقول لعائلته؟ |
| Zodyakın kayıp olduğunu anlayınca Keamy'ye ne diyeceksin? | Open Subtitles | ماذا ستقول لكيمي ان لاحظ أن الدائرية قد اختفت؟ |
| Komite gelip, sorular sormaya başladığında ne diyeceksin? | Open Subtitles | ماذا ستقول عندما تأتى اللجنه؟ عندما يبدأون بطرح الأسئله. |
| ne diyeceksin, işsiz bir aşçı yamağı olduğunu mu? | Open Subtitles | و ماذا ستقول لها , بأنك طباخ عاطل عن العمل |
| ne söyleyeceksin, geciktin mi yoksa sadece yorgun musun? | Open Subtitles | ثمانية وعشرون في 25 ماذا ستقول لي هل أنت متأخر أو متعب؟ |
| Ve ne söyleyeceksin? "Senden faydalandığım ve manyak eski kız arkadaşım seni şehirden kovduğu için üzgünüm" mü diyeceksin? | Open Subtitles | ماذا ستقول لها ؟ أنا أسف لأنني استغليتك وتركت صديقتي السابقة المجنونة |
| - O noktaya sadece sen gelebilirsin. - Peki ona ne söyleyeceksin? | Open Subtitles | هناك مساف معينة تستطيع الوصول إليها - إذا ماذا ستقول لها ؟ |
| Hey, Crewe, sen ne derdin eğer gardiyanların geçen seneki maç kasetlerini sana getirseydim? | Open Subtitles | كرو، ماذا ستقول لو حصلت على تسجيل لمباريات الحراس للسنة الماضية؟ |
| Önümüzdeki 15 dakika içerisinde Kate bizi tuvalette bassaydı ne derdi acaba? | Open Subtitles | أتسائل ماذا ستقول كايت لو دخلت علينا في الحمام خلال ال 15 دقيقة القادمة؟ |
| Ne diyeceğini biliyorum, ama muhtemelen bir anlamı yoktur. | Open Subtitles | أعرف ماذا ستقول, لكن من المحتمل أنها لا تعني شيئاً |
| Sana geldiklerinde onlara Ne söyleyeceğini öğrenmem gerek. | Open Subtitles | لذا أريد أن أعرف على الفور ماذا ستقول عندما يسعون خلفك |
| Söyle bakalım, eğer karanlık bir yanım olduğunu söylesem, ne dersin? | Open Subtitles | أخبرني شيئاً لو أخبرتك أن بداخلى جانب مظلم ماذا ستقول ؟ |
| Ne diyorsun, Trip? Çek o kamerayı suratımdan! | Open Subtitles | تريب ماذا ستقول لنا ابعد هذه الكاميرا عن وجهي |
| Anneni arayıp, sana bir şey olduğunu falan söylesem, ne der sonra? | Open Subtitles | ماذا ستقول أمك لو اتصلت بها وأخبرتها أنك سقطت؟ |
| Onlara ne anlatacaksın? | Open Subtitles | ماذا ستقول لهم؟ |
| Ah, Tanrım, düşün, düşün. Litvack'a ne diyeceğiz? | Open Subtitles | تباً، فكّر معي، ماذا ستقول إلى، ليتفاك؟ |
| Ona ne söyleyeceksiniz? | Open Subtitles | ماذا ستقول حيال ذلك؟ |
| Biri gelip de, geminin Singapur'a yönlendiğini söyleyecek olsaydı ne derdiniz? | Open Subtitles | ـ لو أخبرك أحد أن هذه السفينة متجهه لـسنغافورة ماذا ستقول |
| Bu bizim son görüşmemiz olsa bana ne söylerdin? | Open Subtitles | ماذا ستقول لي، لو علمت أن هذا هو آخر لقاء بيننا؟ |
| Geldiğinde Bayan Lemon ne söyleyecek, kim bilir. | Open Subtitles | الله يعلم ماذا ستقول الآنسة " ليمون" عندما تصل |