| - Beni mutlu etmek için. - Max alış veriş yapmaya bayılıyor. | Open Subtitles | لكي تشعرني بالامتنان ماكس يحب شراء الأشياء |
| - Asker kaçağısın. - Max lütfen. | Open Subtitles | أنت متغيبة بدون تصريح أيتها الجندية ماكس .. |
| - Max hayalimde Kenny'ye Starbucks'ta kahve servisi yapıyordun. | Open Subtitles | ماكس ،لقد راودني حلم لك و أنت تقدم القهوة لكيني في ستاربكس |
| Eğer savaşı durduracağını ve Max'in eve döneceğini bilseydim, tankın önünde uzanır yatardım. | Open Subtitles | يمكنني ان استلقي امام دبّابة اذا كان هذا سيوقف الحرب ويعيد ماكس للديار |
| Internette, Nikki ile Max'in bir sonraki hedefi hakkında konuşan çok kişi var, ve karşımıza 15 sayısı çıkıyor. | Open Subtitles | هناك الكثير من الاحاديث على شبكة الإنترنت عن هدف نيكي و ماكس القادم و العدد 15 يطرح على الدوام |
| Onları yazmak saatlerimi aldı. Max'i icat ettim. Max diye biri hiç olmadı. | Open Subtitles | لقد ظللت أكتبها لساعات ، اخترعت لك ماكس لم يكن هناك ماكس أبدا |
| İşte bu kadar Charles. Maxie Dean'i buraya getirebilirsin. | Open Subtitles | هيا يا تشارلز، عليك أن تحضر ماكس دين الآن. |
| - Baban da avukat. - Max, tam olarak ne diyor? | Open Subtitles | ووالدك محامي ومن هذا الهراء - ماكس ماذا كتب بها ؟ |
| - Brody on dakika önce bu iş için seçildi. - Max mı? | Open Subtitles | رودي سلم مسودته الاولى منذ 10 دقائق مضت ماكس |
| - Max'in korumasıyım. - Max başının çaresine bakabilir. | Open Subtitles | أنا الحارس الشخصي لماكس ماكس يستطيع الاعتناء بنفسه |
| - Max. - Ne oldu? Söyle hadi. | Open Subtitles | ماكس , ريتشل ماذا هناك اخبريني مرحبا, لقد تلقيت مزيد من المعلومات من مصدري. |
| - Max Comey'nin yeri belirlenmiş. | Open Subtitles | لقد جائت نتيجه للبلاغ للتو تم تحديد موقع ماكس كومى |
| - Neden bahsettiğinizi bilmiyorum. - Max adındaki bir adama yazılmış. - Böyle bir şeyden haberim yok. | Open Subtitles | معنونة اِلى شخص يدعى ماكس - لم أفعل شيئا من هذا القبيل - |
| - Max bir kızı baştan çıkarmayı çok iyi biliyor. | Open Subtitles | ماكس يعرف فعلا كيف يفسد فتاة أنا أحاول |
| Nicki... - Max Renn toplum için tehlike mi? | Open Subtitles | نيكي هل يمثل ماكس خطرا علي المجتمع؟ |
| Biliyorsun, Max'in kıçını tekmelediğimiz günden beri insanların bana saygı duyduğunu hissediyorum. | Open Subtitles | أتعلم , أنا أشعر بمرحلة جديدة من الأحترام . منذ ضرب ماكس |
| Max'in Evan'ın kız arkadaşıyla yattığından Evan'ın da kopya yüzünden Max'i okuldan attırdığından bu yüzden de Max'in Evan'ın suratına yumruğu yapıştırdığından bahsettim mi? | Open Subtitles | أوه، أنا لم أذكر أن ماكس ينام مع صديقته ايفان، حتى ايفان كان ماكس طرد المدرسة على خيانتها، حتى ماكس كمات ايفان في وجهه؟ |
| İşte Ace, konu imalathaneler olunca Max'in bir takım güven sorunları oluyor. | Open Subtitles | انظر,ايس,ماكس لديها بعض مشاكل الثقة عندما يتعلق الامر بالمصانع,لذلك نحن هنا اليوم |
| Max'in kurbanın kafa derisinde bulduğu cam kırıklarıyla tıpatıp uyuşuyor. | Open Subtitles | هذا بالتأكيد الزجاج نفسه الذي وجده ماكس في جمجمة الضحية |
| Artık hazırım. Senin de, hazır olduğunu düşünüyorum. Ben Max'i seviyorum. | Open Subtitles | الأن أنا مستعد وأظن أنك مستعدة وأريد أن أجعل ماكس سعيد |
| Maxie işi sayesinde istihbarat servisi gibidir. | Open Subtitles | في خطّ ماكس للعمل هي تحصل بالتأكيد على 411 |
| Maxwell Lord'un peşinden bu şekilde gidersen o zaman onun haklı olduğunu Astra ya da Non'dan farkın olmadığını kanıtlarsın. | Open Subtitles | اذا سعيتي خلف ماكس لورد بهذه الطريقه اذن فانت تعرفين انك ستثبتي انه كان محقا وانك لست مختلفه عن استرا ونون |
| Güvenilir berraklığıyla IMAX kamerasının bunu yapmak için en iyi yol olduğunu biliyorduk. | Open Subtitles | عرفنا آلة تصوير ماكس مع الوضوح العالي كانت أفضل طريقة لعمل ذلك |
| Babam ve Max amca arabayı ta İsviçre'ye kadar itecek mi? | Open Subtitles | هل سيدفع أبي و العم ماكس السيارة طوال الطريق إلى سويسرا؟ |