| Maximilian, vatandaşlarına o döneme göre epeyce alışılmadık bir ilgi gösterdiği biliniyordu. | Open Subtitles | كان ماكسيميليان معروفًا بإهتمامه برعاياه وهذه كانت ميزة نادرة في ذلك الوقت |
| - Orada İmparator Maximilian'in elçileriyle buluşacağız. | Open Subtitles | هناك سيتم إلتقائنا من قبل ممثلي الإمبراطور ماكسيميليان |
| - Meksika İmparatoru Maximilian'i temsil etmekten onur duyarız. | Open Subtitles | نتشرف لتمثيل امبراطور المكسيك ماكسيميليان |
| - Bir elimizde Maximilian var, diğerinde Juarez ikisinin arasında da haydutlar. | Open Subtitles | لدينا ماكسيميليان من جهة وخواريز في الاخرى وقطاع الطرق بينهما |
| Maximillian Largo, 1945,Bucharest doğumlu. | Open Subtitles | ماكسيميليان لارجو ولد في بوخارست سنة 1945. |
| - Bir iki güne kadar İmparator Maximilian'in askeri eskortuyla kontak kuracağız. | Open Subtitles | في يوم أو يومين، سنتصل مع الحرس العسكري للامبراطور ماكسيميليان |
| - Maximilian'ın eskortunu beklemek için yeni bir kamp kurduk. | Open Subtitles | نحن في معسكر جديد بأنتظار مرافقي ماكسيميليان |
| - Geriye gidip Maximilian'ın eskortunu unutmalarını söyleyecek bir adam istiyorum. | Open Subtitles | أريد رجل واحد أن يعود إلى أولئك الجنوبيين واخبارهم أن ينسوا مرافقي ماكسيميليان |
| - Maximilian'den eskort gelmeyecek. John Henry beni bunu söylemem için gönderdi. | Open Subtitles | سوف لن تكون هناك مرافقة من ماكسيميليان جون هنري أرسلني لاخبرك |
| - İmparator Maximilian adına size aramıza hoş geldiniz diyorum. | Open Subtitles | باسم الامبراطور ماكسيميليان أنا أرحب بكم في بويبلو |
| - Şimdi Maximilian, siz Güney Amerikalılar'ı ülkemize getirdi. | Open Subtitles | على شعبنا الآن جلبكم ماكسيميليان انتم الأميركيين الجنوبيين الى بلدنا |
| Maximilian'ı bunu yapmaması için ikna etmeye çalıştım ama her zamanki gibi beni dinlemedi. | Open Subtitles | ولقد حاولت إقناع ماكسيميليان بأن لا يفعل .. لكنه لم يستمع ، كعادته |
| Bavyera'nın müstakbel kralı Maximilian yardım edebileceği bir şeyler olup olmadığını görmek için felaket mahalline aceleyle gider. | Open Subtitles | ماكسيميليان الملك المستقبلي لمملكة بافاريا أسرع الى مسرح المصيبة ليساعد فيما يقدر |
| Prens Maximilian Joseph'e para verip özel danışmanından ihtiyaç halinde çocuğa ileride de yardım etmesini ister. | Open Subtitles | أعطى الأمير ماكسيميليان جوزيف النقود وطلب من مستشاره الملكي الخاص أن يقدم المساعدة للصبي |
| Maximilian Melville, emrinize amade. | Open Subtitles | ماكسيميليان ميلفل , في خدمتك سيدتي |
| Hollywood'daki başarınızın, geç sanayici Maximilian Pierce... ile olan evliliğinizin... sürükleyici, vahşi dürüst hesabı. | Open Subtitles | ابتدائاً من طفولتك في أوروبا إلى نجاحك في هوليوود, ومن ثم زواجك من الصناعي الراحل "ماكسيميليان بيرس |
| Maximilian Ritter, kıdemli mühendis. | Open Subtitles | ماكسيميليان ريتر، كبير المهندسين. |
| Maximilian, sadece sen kaldın. | Open Subtitles | ماكسيميليان, انت وحيد الأن |
| Oğlunuz Maximillian hakkında konuşmak istiyorum. | Open Subtitles | معك الرئيس مازور.. أنا أكلمك بشأن أبنك ماكسيميليان |
| Maximillian sor bakalım, komedide en önemli şey ne. | Open Subtitles | ماكسيميليان اسألني ما هو أهم شيء في الكوميديا. |
| Maximillian birilerine... - ...tutulmuş gibi görünüyor. | Open Subtitles | تبدو مثل ماكسيميليان الذي اكسب نفسه حشد قليل |