| mancom, hayattaki güzel şeyleri anlamlı kılar. | Open Subtitles | "مانكوم"، تجعلك تشعر بطعم الأشياء الجيدة في الحياة. |
| Sevgili ihtiyar babam, mancom'u kullanarak senin çağrını alabileceğimi söylüyor sen varlıkları kırdığın sürece tabii. | Open Subtitles | والدي العزيز يقول أن بمقدوري إستخدام "مانكوم" لجلب لك مكالمتك، لطالما أستمريت بحساب الأرقام المعقدة، بالطبع. |
| Bu giysi verileri toplayacak ve mancom'un sinirsel ağına yollayacak. | Open Subtitles | هذه البدلة سوف تلتقط البيانات وتعيد نقلها إلى شبكة "مانكوم" العصبية. |
| Pek sayılmaz. mancom hala, dediğiniz gibi, verileri kırıyor. | Open Subtitles | ليس تماماً، لازالت "مانكوم" تحاول كما تقول، في حساب البيانات المعقدة. |
| Kaosun, cevherlerden zengince damarları vardır, mancom'un gücüyle de benim olacak hepsi. | Open Subtitles | الفوضىتضغطعلىالوريدالغنيبالخام.. مع قوة مؤسسة "مانكوم"، سيكون كُل شيء ملكي لوحدي. |
| mancom, hayattaki güzel şeyleri anlamlı kılar. | Open Subtitles | "مانكوم"، تجعلك تشعر بطعم الأشياء الجيدة في الحياة. |
| mancom, hayattaki güzel şeyleri anlamlı kılar. | Open Subtitles | "مانكوم"، تجعلك تشعر بطعم الأشياء الجيدة في الحياة. |
| mancom, hayattaki güzel şeyleri anlamlı kılar. | Open Subtitles | "مانكوم"، تجعلك تشعر بطعم الأشياء الجيدة في الحياة. |
| mancom, hayattaki güzel şeyleri anlamlı kılar. | Open Subtitles | "مانكوم"، تجعلك تشعر بطعم الأشياء الجيدة في الحياة. |
| mancom, hayattaki güzel şeyleri anlamlı kılar. | Open Subtitles | "مانكوم" توفر الأشياء الجيدة في حياة الأنسان. |
| Bu mancom'u biraz meşgul eder. | Open Subtitles | هذا سوف يبقي "مانكوم" مشغولين لفترة. |