| Tek istediğim şey, kolejli bir piliçle bu haftasonu yatmak. | Open Subtitles | كل ما اريده هو ان افرقع دجاجه من الكليه في هذه العطله |
| Aslında, istediğim şey cisimsel. | Open Subtitles | عليك ان تسكت ذلك الشخص .. في الحقيقة ما اريده هو |
| Gracie Lou Freebush adında bir salak gibi mayoyla ortaya çıkıp, ben dünya barışı istiyorum falan diyemem. | Open Subtitles | لم لا؟ لاني لا اريد السباحه والإستعراض مثلهم وسيلقبوني بالأنسه غرايسي وكل ما اريده هو السلام العالمي |
| Gracie Lou Freebush adında bir salak gibi mayoyla ortaya çıkıp, ben dünya barışı istiyorum falan diyemem. | Open Subtitles | لاني لا اريد السباحه والإستعراض مثلهم وسيلقبوني بالأنسه غرايسي وكل ما اريده هو السلام العالمي |
| Tek istediğim Kansas City'e sabah olmadan ulaşmak. | Open Subtitles | كل ما اريده هو الذهاب الى مدينه كانساس بحلول الصباح |
| Benim... Benim yapmam gereken şey, bir telefon etmek. | Open Subtitles | ما ، ما اريده هو ان اجرى مكالمة هاتفية |
| Şimdi gerçekten gücümüz var ve en son istediğim şey onu kontrol etmek. | Open Subtitles | لدينا قوى حقيقية الان اخر ما اريده هو السيطرة عليها |
| İstediğim şey, burada olan şey. Aramızdaki gerçek şey. | Open Subtitles | ما اريده هو الموجود الشيء الحقيقي الذي يربطنا |
| İstediğim şey babamın şirketinde çalışan CIA haber kaynaklarının isimleri. | Open Subtitles | ما اريده هو اسماء كل الموظفين لدى شركة والدي كل الموظفين لدى شركة والدي و مصادر للمخابرات |
| Hayır, istediğim şey senin önceden Trag olduğunu söylediğin kısmına dönmek. | Open Subtitles | لا , ما اريده هو انت تعود الى ذلك الجزء الذي قلته حول انكَ من التراكز |
| Ben açım, ama istediğim şey menüde yok. | Open Subtitles | انا جائع لكن ما اريده هو ليس في القائمة |
| Siyasetçi değiliz. Tek istediğim kocamın emniyette olması, adil davranılması. Ona katil diyorsunuz. | Open Subtitles | نحن ليس لنا علاقة بالسياسة كل ما اريده هو ان يكون زوجى فى امان لكى يعامل بأنصاف |
| Tek istediğim her şeyin eskisi gibi olması. | Open Subtitles | كل ما اريده هو أمر واحد أن تعود الأمور الى ما كانت عليه. |
| Tek istediğim futbolu bırakmadan önce "touchdown" yapmak. O kadar. | Open Subtitles | كل ما اريده هو تسجيل نقطة بتخطي منطقة الخصم قبل ان اتوقف عن اللعب, هذا كل شيء |
| - Benim yapmam gereken şey, bir telefon etmek. | Open Subtitles | ما ، ما اريده هو ان اجرى مكالمة هاتفية |