| Aferin, ben de öyle düşünmüştüm. Men et kendini, bebeğim. Men et! | Open Subtitles | نعم هذا ما اعتقدته ، انسحب ياعزيزي انسحب |
| Ben de öyle düşünmüştüm. | Open Subtitles | هذا ما اعتقدته لديّ مأمورية يجب أن أجريها |
| Ben de öyle düşünmüştüm, ama bakarsanız... 78 var, 76 var ama 77 yok. | Open Subtitles | هذا ما اعتقدته ولكن إن نظرت، هناك الكتاب رقم 78 والكتاب رقم 76، ولكن رقم 77 غير موجود |
| İlk yılımda düşündüğüm gibi seksüel bir anlamı yok yani. | Open Subtitles | اغنية العراك لجامعة الباما لا شيء جنسي بشكل غامض وهو ما اعتقدته للسنه الاولى |
| Tam da düşündüğüm gibi, ancak hiç makul gelmiyor. | Open Subtitles | حسنا هذا ما اعتقدته لكن هذا غير منطقي |
| Evet, aslında, bu hep düşündüğüm bir şeydi. | Open Subtitles | نعم، هذا ما اعتقدته دائماً |
| Ben de öyle düşündüm, ama onu bugün görünce... Bence bu görünüşü artistik bir seçim. | Open Subtitles | هذا ما اعتقدته الأسبوع الماضي لكن بعد أن رأيته اليوم فلا اظنه سيفعل هذا |
| Doğru olduğunu düşündüğün şeyi yaptın. | Open Subtitles | -لا تكن كذلك، لقد فعلت ما اعتقدته صحيحاً |
| İlk önce bende öyle düşünmüştüm ama değil. Bu farklı bir şey. | Open Subtitles | هذا ما اعتقدته أولاً، لكن لا هذا أمر مختلف |
| Bende öyle düşünmüştüm ve numarayı kaydettim | Open Subtitles | هذا ما اعتقدته لذا كتبت الرقم لك |
| Ben de öyle düşünmüştüm. Augie, tekrar üzgünüm. | Open Subtitles | هذا ما اعتقدته اسمع أوغي أنا آسف |
| Ben de öyle düşünmüştüm. | Open Subtitles | هذا ما اعتقدته لقد استعدت ما كان ملكي |
| Aramızdaki aşk değildi. Ben öyle düşünmüştüm. | Open Subtitles | لم يكن الحب ما يجمعنا هذا ما اعتقدته |
| - Ben de öyle düşünmüştüm. Ama korkunç şeyler yaptı ve daha beterlerini planlıyor. | Open Subtitles | هذا ما اعتقدته أنا أيضًا، ولكني أؤكد لكما أنهقامبأفعالشنيعة... |
| Sesli mesajları dinleyene kadar ben de öyle düşünmüştüm. | Open Subtitles | ذلك ما اعتقدته حتى ولجتُ لبريده الصوتي. |
| - Ben de öyle düşünmüştüm. | Open Subtitles | ـ حفل الزفاف ـ هذا ما اعتقدته ، صحيح |
| Tamam, tam düşündüğüm gibi. | Open Subtitles | حسناً هذا ما اعتقدته. |
| Tam düşündüğüm gibi. | Open Subtitles | ذلك بالضبط ما اعتقدته |
| Evet, aslında, bu hep düşündüğüm bir şeydi. | Open Subtitles | نعم، هذا ما اعتقدته دائماً |
| Ben de öyle düşündüm ama temizim. Yabancı madde yok. | Open Subtitles | هذا ما اعتقدته أيضًا، لكني خالي منها لا توجد أجسام غريبة بي |
| Dert etme. Doğru olduğunu düşündüğün şeyi yaptın. | Open Subtitles | -لا تكن كذلك، لقد فعلت ما اعتقدته صحيحاً |