| Kimse bu çocuğun geceleri annesiz neler yaşadığını bilmiyor. | Open Subtitles | لا أحد لديه فكرة ولو بسيطة عن ما يمر ذلك الصبي كل ليلة دون والدته | 
| Ben zenginim. Herhalde çocuğun neler yaşadığını anlayamam. | Open Subtitles | أنا غني، لا يمكنني أن أفهم ما يمر به الفتى | 
| Orada durarak neler yaşadığını hayal bile edemiyorum. | Open Subtitles | لا أستطيع أن أتخيل ما يمر به وهو واقف هناك | 
| Üzücü tarafı ise, hepimiz tam olarak ne yaşadığını biliyoruz. | Open Subtitles | المُحزن هو أننا جميعاً نعرف تماماً ما يمر به. | 
| ne yaşadığını biliyorsun. | Open Subtitles | أنت تعرف ما يمر بة | 
| Sadece, uh, çocuğun neler yaşadığını biliyorum. | Open Subtitles | فقط , أه أنا أعلم ما يمر به هذا الفتى | 
| Bir baba olarak neler yaşadığını bildiğimi iddia edemem. | Open Subtitles | لا أفترض أني أعرف ما يمر به الأب | 
| - Burada senin aileni nasıl etkilediğini, babanın neler yaşadığını, ...senin neler yaşadığını anlatma şansın vardın. | Open Subtitles | - لديك فرصة هنا حتى تأثري على عائلتك خصوصا مع ما يمر به والدك ما تمرين به و لكنك في المقابل تحملين هاتفا فقط | 
| İnsanların gerçekte neler yaşadığını asla bilemezsin. | Open Subtitles | لا تعلمين أبداً ما يمر به الناس. | 
| Orada neler yaşadığını bilemeyiz. | Open Subtitles | هل يمكنك تخيّل ما يمر به هناك؟ | 
| neler yaşadığını bilmediğimi mi söylüyorsun? | Open Subtitles | اتقول انني لا اعرف ما يمر به؟ | 
| neler yaşadığını çok iyi anlıyorum. | Open Subtitles | انا بالتأكيد افهم ما يمر به | 
| Onun neler yaşadığını biliyorum fakat Grant burada olsaydı... | Open Subtitles | أعلم ما يمر به ولكن لو كان "جرانت" هنا | 
| Sanırım JJ'in neler yaşadığını anlıyorum. | Open Subtitles | أحسبني أفهم ما يمر به (جي جي)، | 
| Bakın, ne yaşadığını biliyorum. | Open Subtitles | انظر, اعلم ما يمر به |