"ما يوجد" - Translation from Arabic to Turkish

    • ne var
        
    • ne olduğunu
        
    • ne varsa
        
    • Var olan
        
    • ne varmış
        
    • Yukarıda ne
        
    • orada ne
        
    • ne kadar sayı
        
    Gel de sandığın içinde ne var bir bak. Open Subtitles . فقط تعالى وإنظرى ما يوجد فى مقعد النافذة
    Öyleyse Tesla'nın altındaki sığınakta ne var bana söylesene. Open Subtitles اذا لماذا لا تخبريني ما يوجد في المخبأ تحت تيسلا
    İçeride ne var bilmiyorum. Sana göz kulak olamayacak kadar meşgul olacağım. Open Subtitles أجهل ما يوجد في الداخل، سأكون مشغولاً دون رعايتكِ
    Gördüğünüz gibi su kahverengi, çamur ve petrol kahverengi ve hepsi birleştiğinde suyun içinde ne olduğunu görmek gerçekten çok zor. TED كما يمكنك رؤية اللون البني لكل من الماء والطين والنفط، لذا عندما تمتزج معا، يُصبح من الصعب رؤية ما يوجد بالماء.
    Ama önce o bilgisayarda ne olduğunu görmek istiyorum sonra konuşuruz. Open Subtitles ولكن اريد ان اري ما يوجد في الحاسوب اولا وبعدها سنتكلم
    Bankaya gidip emanet kutusunda ne varsa ona vermemi istiyor. Bunu görüyor musun? Open Subtitles يريد مني الذهاب الى البنك وأن أحضر لهم ما يوجد في صندوق المدخرات
    Ben de duymadım. Bil bakalım ne var burada! Open Subtitles حسناً و لا أنا أيضاً إحذري ما يوجد هُنا بالأسفل؟
    Aşağıda ne var bilmiyorum, ama şimdilik 34.Caddedeki umduğum Mucize yok. Open Subtitles ‎لا أعلم ما يوجد في الأسفل ‎و لكن لحد الآن ‎ليست المعجزة في شارع ٣٤ ‎التي كنت اتمناها
    Madem köşenin ardında ne var göremiyoruz biz de duvarın içinden bakarız. Open Subtitles إن لم نستطع رؤية ما يوجد عند الزوايا، فسنرى عبر الجدران.
    Dediğiniz gibi, buz hiç çözülmüyor ve kimse altında ne var göremiyor. Open Subtitles ومثلما قلت، الجليد في بلدي لم يذب ولا أحد يستطيع أن يرى ما يوجد تحته
    Boyutlar arası bir geçit var. Öteki tarafta ne var biliyor musun? Open Subtitles بوابة بين الأبعاد أتعلمين ما يوجد على الجانب الآخر؟
    İçerisinde bu kadar büyük ne var acaba? Open Subtitles أتساءل ما يوجد في الهديّة الكبيرة.
    Bak, bu bir tuzak olabilir. İçeride ne olduğunu bilmiyoruz. Open Subtitles انظر، قد يكون هذا كميناً لا ندري ما يوجد هناك
    Yukarıda ne olduğunu biliyordu. Buna rağmen yine de beni göndermişti. Open Subtitles كان يعلم ما يوجد في الفضاء وأرسلني للفضاء على أي حال
    Yukarıda ne olduğunu biliyordu. Buna rağmen yine de beni göndermiş. Open Subtitles كان يعلم ما يوجد في الفضاء، ولقد أرسلني على أي حال
    Mağazada ne olduğunu biliyorum, çünkü mağazalar hemen hemen aynı. Open Subtitles حسناً, إذاً اعلم ما يوجد في المتجر لأنها كلها متطابقة
    Kozmologlar uzayda ne olduğunu inceler ve evrenimizin oluşma hikayesinin parçalarını bir araya getirirler. Şu anda ne yaptığını, gelecekte ne yapacağını ve tüm bunların nasıl başladığını incelerler. TED علماء الكون ينظرون إلى ما يوجد في الفضاء ويشكلون معا أحجية تشكل كيفية تطور الكون: ما الذي يفعله الآن، وما الذي سيفعله، وكيف بدأ كل شيء في المقام الأول.
    Bu umudu kaybetmeyelim, çünkü dışarıda olup biteni araştırmak, içeride ne olduğunu anlamamızı sağlar. TED دعونا جميعاً ألا نفقد ذلك الأمل أبداً لأن البحث عن ما هو هناك بالخارج يساعدنا على أن نفهم ما يوجد هنا بالداخل.
    Yani, beyninizdeki ne varsa, noel ağacı gibi ışıldar. Open Subtitles عامةً، ما يوجد في رأسك يضئ كشجرة عيد الميلاد
    Var olan tek şey hemen önünde duran para. Open Subtitles كل ما يوجد هو هذِه النقود الموجودة أمامك
    O uçakta ne varmış ve nereye gidiyormuş, öğren. Open Subtitles أريد أن أعرف ما يوجد في تلك الطائرة وأين ذاهبة
    Batı, güneşin battığı yer. Orada ne olduğunu kimse bilmiyor. Open Subtitles . الغرب ، حيث تغرب الشمس لا أحد يعلم ما يوجد هناك
    Yani, ne kadar sayı varsa, o kadar çift sayı var. TED إذاً يوجد أعداد زوجية بقدر ما يوجد أعداد صحيحة كلية

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more