| Uygun bir karbon kaynağını yakıt olarak kullanarak kendilerini kopyalamaya programlılar. | Open Subtitles | إنهم مبرمجون للتناسخ الذاتي بإستعمال أي مصدر كربوني متوفر |
| Bu yeri görmezden gelmeye programlılar. | Open Subtitles | إنّهم مبرمجون على تجاهل هذا المكان. |
| Nedensel determinizm. Bizler cevap bulmak için programlanmışız. | Open Subtitles | حتمية السببيّة، نحن مبرمجون لنطالب بأجوبة |
| Deneyimlerimizi, başlangıcı ve sonu olan şeyler olarak algılamaya programlanmışız ama gerçekte öyle değil. | Open Subtitles | نحن مبرمجون لإجراء تجاربنا بالحصول على بداية ونهاية بينما هذا غير موجود في الحقيقة |
| Bizler, "prokreatif başarı" adı verilen bir şey için programlandık. | TED | نحن مبرمجون للقيام بما يسمى النجاح في عملية التكاثر . |
| Biz ilişkilerin 3 ile 5 yıl kadar sürmesi için genetiksel olarak programlandık. | Open Subtitles | نحن مبرمجون وراثيا علي علاقات تدوم من 3 إلى 5 سنوات |
| Evet, zombiler bunu söylemeye programlanmışlardır zaten. | Open Subtitles | أجل، هذا ما أنتم أيّها المنوّمون مبرمجون على قوله |
| Sadece metali yok etmek için programlılar. | Open Subtitles | هم مبرمجون لتحطيم فقط المعدن |
| Bunu yapmaya programlanmışız. | TED | هذا ما نحن مبرمجون عليه. |
| Bizler tohumlarımızı dağıtmak için programlanmışız. | Open Subtitles | نحن مبرمجون على نشر بذورنا |
| Acıya dayanaklı olarak programlandık. Yani elinden geleni ardına koyma! | Open Subtitles | نحن مبرمجون على تحمّل الألم ؛ لذا أَحضرهُ |
| Biyolojik olarak onlara tepki vermeye programlandık. | TED | نحن مبرمجون بيولوجيًا لكي نستجيب لها. |
| Kendimizi tamir etmek için programlandık. | Open Subtitles | نحن مبرمجون لاصلاح أنفسنا |
| Psikoloji tam olarak benim alanım sayılmaz, ama antropolojik konuşursak .erkekler, eşlerini korumak konusunda programlanmışlardır. | Open Subtitles | لست عارفة بعلم النفس، لكن من منظور علم الإنسانيات الرجال مبرمجون على اعتبار أنفسهم حماة رفاقهم |