| eminim ki zamanı geldiğinde, herşey senin için netleşecek. | Open Subtitles | أنا متأكدة أنّه عندما يحين الوقت، سيتّضح لك كل شيء. |
| eminim sadece camda kendi aksine bakıyordur. | Open Subtitles | أنا متأكدة أنّه يتحقق من إنعكاسه على المرآة فقط |
| eminim yakında burada olur ve sen sonunda oğlunla tanışırsın. | Open Subtitles | لكنّي متأكدة أنّه سيصل قريباً. وستلتقي ابنك أخيراً. |
| Daha önce sürdüğüne eminim ama. Binici olurdu ondan. | Open Subtitles | كنتُ متأكدة أنّه إمتطى جملاً قبل ذلك من الممكن انْ يصبح فارس |
| Uğramamızda bir sakınca olmadığından emin misin? | Open Subtitles | هل أنتِ متأكدة أنّه لا مشكلة إذا توقفنا بهـذه الطــــريقة؟ |
| eminim ki kendisinin ilk seferini son seferi olarak düşünmüştü. | Open Subtitles | أنا متأكدة أنّه في أول مرة قام بذلك قال في نفسه أنّها ستكون الأخيرة |
| Çok gurur duyacak. Evet, çünkü başka bir dangalak görmeyeceğinden eminim. | Open Subtitles | أجل، لأنّني متأكدة أنّه لا يرى أيّ مؤخّراتٍ هناك. |
| Amfizemine iyi geleceğine eminim. | Open Subtitles | أنا متأكدة أنّه سيكون مفيداً لمرض انتفاخ الرئة |
| eminim ki birkaç yıl içerisinde bunun gibi büyük bir adli laboratuvarı yönetebilir. | Open Subtitles | خلال بضع سنوات، أنا متأكدة أنّه سيكون قادراً على إدارة مختبر جنائي كبير كهذا. |
| Bilmiyorum, eğer evlensem ve kocam benden önce ölse, eminim ki beni hayata bağlayacak kadar meşgalem olacaktır. | Open Subtitles | لا أعلم، إن حصل وتزوجت.. وزوجي يموت قبلي.. أنا متأكدة أنّه لديّ ما يكفيني للاستمرار بحياتي الخاصة! |
| eminim yine telefonunu şarj etmeyi unutmuştur. | Open Subtitles | متأكدة أنّه نسيّ أن يشحن هاتفه مرّة أخرى -أنتِ تكذبين |
| Kalmam için hak ettiğim şeyi vereceğinden eminim. | Open Subtitles | إنّني متأكدة أنّه يستحق بقائي معها |
| - Hayır. eminim hâlâ istiyordur. | Open Subtitles | لكنّني متأكدة أنّه ما يزال يريد ذلك. |
| eminim orada iyi bakarlar. | Open Subtitles | متأكدة أنّه سيجد عناية جيّدة هناك. |
| Ama bununla ilgileneceğinden eminim. | Open Subtitles | لكنني متأكدة أنّه سيكون مهتماً بهذا. |
| eminim benim için sorularınız var. | Open Subtitles | أنا متأكدة أنّه لديك سؤالًا لي. |
| eminim arar. | Open Subtitles | متأكدة أنّه سيفعل. |
| Anlamlı olduğuna eminim. | Open Subtitles | أنا متأكدة أنّه يعني شيئا. |
| Geleceğinden emin misin? | Open Subtitles | هل أنت متأكدة أنّه سيأتي؟ |
| Çıkmam gerektiğinden emin değilim. | Open Subtitles | لستُ متأكدة أنّه يجب عليّ ذلك |
| Doğru olanı yaptığımızdan emin misin? | Open Subtitles | متأكدة أنّه فعل صائب؟ |