| Her neyse, eminim yapan o değildir. | Open Subtitles | على كُلّ حال، أنا متأكّدة أنّها ليست هي. |
| - Kapı çarparak kapandı. eminim rüzgardandır. - Tanrım. | Open Subtitles | لقد انصفق الباب بعنف، متأكّدة أنّها الرياح فحسب |
| eminim ki senin gibi özverili görünen bir hayranla tanışmak isteyecektir. | Open Subtitles | أنا متأكّدة أنّها ستود أن تقابل معجبين مخلصين مثلكِ |
| - Evet, eminim öyleydi. | Open Subtitles | أجل، أنا متأكّدة أنّها كانت كذلك |
| eminim şu anda, aptal gibi hissediyordur. | Open Subtitles | متأكّدة أنّها تشعر بالحماقة الآن |
| Ama oldukça eminim ki burada öldürülmemiş. | Open Subtitles | ولكني متأكّدة أنّها لم تقتل هنا |
| İyi bir seçim olduğundan eminim. | Open Subtitles | أنا متأكّدة أنّها اختيارٌ موفّق |
| eminim yakında ortaya çıkar. | Open Subtitles | أنا متأكّدة أنّها ستظهر في مكانٍ ما |
| İyi bir seçim olduğundan eminim. | Open Subtitles | أنا متأكّدة أنّها اختيارٌ موفّق |
| Bayan Hewes'la konuş. Anlayacağına eminim. | Open Subtitles | تحدّثى إلى السيّدة (هيوز)، وأنا متأكّدة أنّها ستتفهّم |
| eminim iyidir. | Open Subtitles | أنا متأكّدة أنّها بخير |