| Aman Tanrım. Geldi işte. Bunca zaman sonra iki gün üst üste. | Open Subtitles | يا الهي, ها هو وقت طويل, ليومان متتاليان |
| İki tane ömür boyu hapis cezasıyla alakalı. | Open Subtitles | ذلك الشيءُ حول حكم بالسجن مدى الحياتان متتاليان. |
| O yüzden düğünü hazırlanmak için önümüzde adam akıllı iki gün var. | Open Subtitles | لذا لدينا يومان متتاليان لتخطيط حفل الزفاف |
| İki gün arka arkaya buraya gelmen bir patika oluşturur. | Open Subtitles | تأتي إلى هنا يومات متتاليان سوف يُظهر عادة |
| Üst üste iki sene, Mahvettim. İnanılmazdı. | Open Subtitles | عامان متتاليان أبدعت، كان مذهلاً |
| İki hafta boyunca bu sahilde yaşayacağım. | Open Subtitles | سأبقى لأسبوعان متتاليان على هذا الشاطئِ |
| Çarmıh olayından sonra iki gün uyumamıştık. | Open Subtitles | كنا مستيقظان ليومان متتاليان بعد الصلب |
| Uzun zamandır iki gün boyunca akşamdan kalma olmamıştım. | Open Subtitles | -أجل لم يسبق أن عانت من آثار ما بعد الشرب ليومين متتاليان من قبل |
| İki yıl boyunca Karpuz Güzeli seçildim. | Open Subtitles | ملكة "ووترميلون" لمدة عامان متتاليان |
| Mahi önümüzdeki iki yıl boyunca meşgul olacak. | Open Subtitles | ماهي) ستكون مشغول لعامان متتاليان) |
| Stewie, kucaklaşma. Arka arkaya iki kere. | Open Subtitles | ستيوي) عناق) إثنان متتاليان |
| Stewie, kucaklaşma. Arka arkaya iki kere. | Open Subtitles | ستيوي) عناق) إثنان متتاليان |