"متمسك" - Translation from Arabic to Turkish

• titiz
• bağlı
• tutunmaya
• tutunuyorsun
• sadık kaldın

Eminim titiz biriydi ve onunla yaşamak çok zordu.
أنا متأكّدة بأنّه كان متمسك ويصعب التعايش معه.

Önceden çok ciddi ve titiz birisi için çalışırdım sürekli bana ne yapmam gerektiğini söyler dururdu.
أعتدت العمل لدى مدير متمسك بالنظام من أنواع المدراء الذين يتأمرون ويخبروني بما أفعله

Şartlı tahliyesini riske atmamak için hikayesine bağlı kalacak Anneciğim?
لأنه متمسك بقصته جراء الخوف من فقط إطلاق السراح المشروط

Stewie bana çok bağlı değildi, fakat şimdi bütün gün bana sarılıyor.
ستيوي كان مستقل ولكن الآن هو متمسك بيّ ليلاً ونهاراً

O dibe battıkça ben de tek elle tutunmaya çalışıyordum.
حسنًا، بقيت متمسك بيد واحدة أعلى القارورة بينما غرق هو بقاعها

Çatlamış durumda, parçalanmış anılara tutunmaya çalışıyor.
إنه ممزق، وهو متمسك بذكريات مقُسمة

çünkü, gitmene izin veren tek şeye tutunuyorsun.
لأنك متمسك بالشيء الوحيد الذي لن يدعك تذهب

Ne? Dostum,niye bana tutunuyorsun?
يا صاح , لماذا انت متمسك بي هكذا؟

- Yeminine sadık kaldın mı?
و أنت متمسك بهذا

Burada titiz olmayı sevmem ama Gabe... ..Mary ilk önce bunu belirtmeliydi..
تَعْرفُ،أَكْرهُلِكيأكُونَ a متمسك هنا، غايب، لكن كماري سَتَكُونُ الأول لإشارة،

Frasier'ın ahlak konusunda titiz olduğunu anlamışsındır.
كما فَهمتَ، فرايزر قليلاً a متمسك

- Öyle, para konusunda çok titiz.
نعم متمسك بالمال

Ve artık Tezsler öldüğüne göre ben de yeminime bağlı kalacağım.
والان هو ميت لذا أنا متمسك بتعهدي

Sabit bir direğe sıkıca bağlı olduğun sürece tabii.
ما دمت لا تزال متمسك بشدة بقطب صلب

Babamın bana öğrettiği her şeye bağlı kalırım.
أنا متمسك بكل حرف علمني إياه والدي

Hala ona mi tutunmaya çalisiyorsun?
هل انت متمسك بذلك?

Zaten hâlâ neye tutunuyorsun ki?
مالذي مازلت متمسك به ؟

Niye buna tutunuyorsun?
لما انت متمسك بهذا