| Şimdi arkadaşlarımın bize ihtiyacı var, bense teknede onları nasıl... | Open Subtitles | والآن أصدقاءنا بحاجة إلينا، وأنا مُجرّد أحمق على متن قارب |
| Zamanlarının çoğunu plajda geçiriyorlarmış, ya da teknede. | Open Subtitles | انهم يمضون جُل وقتهم على الشاطئ او على متن قارب |
| Yanlış anlamadıysam karides teknesinde çalışacaklarmış. | Open Subtitles | سيعمل على متن قارب صيد إن كنت فهمت بشكل صحيح. |
| gemide intihar süsü verilmiş bir cinayet. | Open Subtitles | جريمة قتل تستر بأنه انتحار على متن قارب. |
| Sizi bir Doğu Alman teknesiyle Çek Bale Topluluğu'nun kostüm sepetlerinin içinde denizden göndereceğiz. | Open Subtitles | سوف نُرسلكم الى الخارج عن طريق البحر على متن قارب المانيا الشرقية داخل سلال ملابس لشركة شيتز باليت |
| "Nehirde tekne turuna katılacağız. Gelmek ister misin?" | Open Subtitles | نحن ذاهبون إلى رحلة بحرية على متن قارب النهر، أتريد المجئ؟ |
| Cam tabanlı bir tekneyle gezdiniz mi hiç? | Open Subtitles | هل حظيتم يوماً أيّها القوم بجولة على متن قارب قعره زجاجيّ؟ |
| Zamanlarının çoğunu plajda geçiriyorlarmış, ya da teknede. | Open Subtitles | انهم يمضون جُل وقتهم على الشاطئ او على متن قارب |
| Ben bunları teknede bile gördüm. | Open Subtitles | حتى أنني قد رأيت ذات مرة على متن قارب امرأة وهي تولد طفلها |
| Büyükle bir teknede hapis olmuştum. İkimiz de yalnızdık. | Open Subtitles | الكبير وأنا، محاصرين معا على متن قارب دون التواريخ. |
| Bana, kayıp kızın bir teknede olabileceğini söyledi. | Open Subtitles | لقد أخربني للتو بأنه يعتقد أن الفتاة من الممكن أن تكون على متن قارب |
| Evet, sanırım daha önce teknede hiç yemek yememiştim. | Open Subtitles | اجل , لا اعتقد اننى اكلت على متن قارب من قبل |
| Arka tarafında, Karayiplerde bir teknede yaşadığını söylüyor. | Open Subtitles | على ظهر الكتاب هنا، يقول أنّه عاش في منطقة البحر الكاريبي على متن قارب |
| Bir yerde nehir teknesinde değil miydi? | Open Subtitles | ألا يعيش على متن قارب أو ما شابه؟ |
| Bir karides teknesinde çalıştı. | Open Subtitles | وهو كان يعمل على متن قارب روبيان |
| Pekala, aşağı anakara taraflarında bir yerlerde olduğunu düşündüğümüz bir balıkçı teknesinde tutulduklarını sanıyoruz. | Open Subtitles | حسناً ، نحن نحن نعتقد انهم محتجزون على متن قارب صيد و يمكننا أن نفترض أنه فقط في مكان ما في الجزء الأسفل من البر الرئيسى |
| # Kocaman bir gemide azdık Kocaman bir gemide azdık # | Open Subtitles | ♪ شبق على متن قارب كبير ♪ ♪ شبق على متن قارب كبير ♪ |
| Balıkçı teknesiyle Kuzey Kutbuna gitti. | Open Subtitles | لقد ذهب إلي القطب الشمالي على متن قارب صيد |
| Dexter Morgan ve hatun arkadaşının gece vakti tekne gezisinden çektiğim fotoğraflara baksan iyi olur. | Open Subtitles | وصديقته في جولة على متن قارب في منتصف الليل |
| Gerekli mola... geceleyin de Sen nehrinde tekneyle gezi. | Open Subtitles | و في المساء رحلة على متن قارب في نهر السين. |
| Bizi gemiye yerleştirecek adamla buluşacaktınız. | Open Subtitles | لقد كان يُفترض ان تقابلوا الذي سيصعدنا على متن قارب |
| Hiç benzinimiz olmadan bota geri mi döneceğiz gecenin ortasında? | Open Subtitles | هل سنعود على متن قارب في وسط الليل دون أي وقود؟ |
| Ve sen bir botta, kusuyor olacaksın. | Open Subtitles | وستكون أنت على متن قارب وتستفرغ. |
| Güneş doğduğunda, yeşil kutular bir gemiyle götürülür ve dönmez asla. | Open Subtitles | عندما تشرق الشمس تغادر الصناديق الخضراء على متن قارب و لا تعود أبداً |
| Pencereler... sanki botun üzerindeymişiz gibi deniz tutmuş hissettiriyor. | Open Subtitles | تجعلني أصاب بدوار البحر , وكأنّني على متن قارب |
| Dört silahlı adam, geminin kaptanını Cankurtaran Ülikasında rehin tutuyor. | Open Subtitles | أخذوا أربعة من رجال القراصنة الكابتن كرهينة على متن قارب نجاة |