| Bak, en kibar şekilde söylemek istiyorum ki, bu mantık olabildiğince kötümser ve baştan aşağı yanlış. | Open Subtitles | متهكم جداً بدون الحاجة لذكر أنه خاطئ أن التوقيت يثير الشكوك قليلاً |
| -Evet, bu kulağa oldukça kötümser geliyor, efendim. | Open Subtitles | جْي . ؟ ذلك يَبْدو متهكم جميل، سيد |
| "Alaycı", "değişken kişilikli" ve "kötümser"e ne dersin? | Open Subtitles | ماذا عن ساخر و مزاجي و متهكم .. |
| Çok kinik birisiniz, lordum. | Open Subtitles | أنت متهكم جداً، سيدي |
| Evet, Oliver Weston bir kinik olmuştu. | Open Subtitles | نعم, (أوليفير ويستن) كان قد أصبح متهكم |
| Hala kötümser değilsin Jon. | Open Subtitles | لا تزال غير متهكم يا (جون) |