"متهور" - Translation from Arabic to Turkish

    • pervasız
        
    • düşüncesiz
        
    • aceleci
        
    • düşüncesizce
        
    • umursamaz
        
    • dikkatsizce
        
    • aptalca
        
    • sinirli
        
    • tehlikeli
        
    • tez canlı
        
    • fevri
        
    • çılgın
        
    • Daredevil
        
    • pervasızca
        
    • asabi
        
    pervasız davranışlarından etkilendim ve araba sürerken sakso çekerek onu ödüllendireceğim. Open Subtitles وانا مندهش ذو سلوك متهور إذا سوف اكافئه بفمي أثناء قيادته
    Güney yarımküredeki en pervasız genetik mühendisliği programını işletirseniz olacağı budur. Open Subtitles حسنا , هذا يحدث عندما تدير وبشكل متهور برنامج هندسة الجينات في نصف الكرة الأرضية الجنوبي من قام بهذا ؟
    Hızlıca beşinci basamağa atlıyoruz. bu adamın acımasız ve düşüncesiz olduğu kararına varıyoruz, ona iyi bir ders verilip haddinin bildirilmesi lazım. TED نقفز سريعا إلى الدرجة الخامسة، نحن خلُصنا إلى أن هذا الشاب بلا قلب، متهور ويحتاج لأن يتعلم درسا ويعرف حدوده.
    aceleci bir açıklama yapıyor. Sizin umutsuz durumunuzu açığa çıkaran, bu nadide kristaldi. Open Subtitles هذا إدعاء متهور ، هذه البلؤرة النادرة هى من كشفت المأساة البأسة التى حلت بك
    Ve benim yeni ilkem düşüncesizce bir şey yapmak değil. Open Subtitles وفكرت فى سياسة جديدة وهى عدم القيام بأي شيء متهور.
    Bir kamyoncu bildirdi, siyah bir SUV içinde umursamaz bir sürücü... 232 yolu üzerinde güneye gidiyormuş ve fena halde sallanıyormuş. Open Subtitles سائق شاحنه للتو ابلغ عن سائق متهور في سيارة دفع رباعي سوداء تتجه جنوبا على 232 و تنحرف بشكل خطير للغاية
    Zorbalardan 4 tanesi dikkatsizce araba kullanıyorlardı ve hepsi öldü. Open Subtitles أربعة أشقياء كانوا يقودون بشكل متهور ، وماتوا جميعاً
    aptalca bir şey yapmayacağım. Hemşire tutabiliriz. Open Subtitles لا أريد فعل شيء متهور نستطيع إحضار ممرضة
    Arkası güçlü değilse kimse bu kadar pervasız cinayet işleyemez. Open Subtitles لا يمكن لأحد أن يقتل بشكل متهور دون أن يكون هناك شخص قوي يسنده
    Şey, romatik komedilerden bir şey öğrendiysem, bu da yüzünde bir patlama misali, büyük, pervasız bir jest yapmalısın. Open Subtitles لو تعلمت شيئاً من الافلام الرومنسية عليك أن تقوم بعمل متهور كبير شيء ما كأن تفجر وجهك مثلا
    pervasız, acımasız, vahşi, mükemmel eğlence garanti. Bu adam işini gerçekten seviyor. Open Subtitles عديم الرحمة متهور شرس، لكن يضمن الترفيه الممتاز هذا الشخص الوحيد الذي أحب عمله
    Bazı düşüncesiz seri katiller, bize ipucu bırakmakta başarısız oluyorlar. Open Subtitles نوعاً ما قاتل مسلسل متهور و غالباً يفشل أن يترك لنا أى مفتاح
    Duygularım dağılmış durumda ve düşüncesiz bir şeyler yapmamam lazım. Open Subtitles فمشاعري متفجره في كل مكان و من المهم ألا اقوم بأي شيء متهور
    Beyaz Saray'da oturan o ayyaş da bana aceleci diyor. Open Subtitles ! هذا السكير الذي يجلس فسي البيت الأبيض يدعوني متهور
    Onlar halledebilirler. düşüncesizce bir şey yapma. Open Subtitles يمكنهما تدبر أمرهما لا تقم بأي عمل متهور
    Senin tecrübesizliğin ve zayıf muhakemen yüzünden. Ve umursamaz bir aptalı tanıyamaman yüzünden! Open Subtitles بسبب عدم خبرتك وسوء قرارك وفشلك في تمييز متهور أحمق
    Zorbalardan 4 tanesi dikkatsizce araba kullanıyorlardı ve hepsi öldü. Open Subtitles أربعة أشقياء كانوا يقودون بشكل متهور ، وماتوا جميعاً
    Bunu çok sinirlendiğimde ve pervasız ve aptalca bir şey yaptığımda da derdi. Open Subtitles أو أقوم بشيئاً ما متهور وأحمق حالياً , أعتقدكم يارفاق
    Kendini sinirli bir tip olarak tanıtıyorsun. Öylece sinirlendin mi? Open Subtitles إذا أنتِ كشخص متهور كما وصفتِ نفسك,كنتِ غاضبة؟
    tehlikeli ve salakçaydı, ...ve şimdi hepimiz bunun çilesini çekiyoruz. Open Subtitles إنه أمر خطير و متهور و الآن كلنا ندفع الثمن
    Vladimir tez canlı büyük tutkuları ve yoğun enerjisi olan bir adam. Open Subtitles فلاديمير هو رجل نبيل متهور... رجل مع طموح كبير... و طاقة هائلة.
    Ama aynı zamanda fevri bir gençti, bu şüphelide kafama takılan da bu. Open Subtitles لكنه ايضا كان مراهق متهور و هو ما يزعجنى بشأن هذا المجرم
    Belki çılgın olabilirim ama orada birşeyler hisseden sadece ben değildim. Open Subtitles قد أكون متهور ، لكن لا أعتقد أنني الوحيد هنا الذي روادته مشاعر
    Daredevil maskeli kurtarıcı, yangında kapana kısılmış bir çok kurbanı kurtardı ve bir gecede tüm çocukların kahramanı oldu fakat kimliği bir sır olarak kaldı. Open Subtitles والمنقذ رجل متهور مقنع أنقذ العديد من الضحايا في هذا الحريق وأصبح بطل الأطفال هذه الليلة ، ولكن . لا يزال هذا سراً
    #Şiddet patlaması olmuştu, birdenbire ve pervasızca. Open Subtitles كان العنف ينفجر أحيانا بشكل مفاجئ و متهور
    Bir kanıtımız yok ama meslektaşlarının dediğine göre asabi biri olarak tanınırmış. Open Subtitles ولكنلايوجدمايدل، وطبقاًللجامعة... لديه سمعة بكونه شخص متهور ...

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more