| Marie Jouvet gibi ısrarcı bir gazeteci, eninde sonunda... | Open Subtitles | عاجلا أم آجلا , مراسل مثابر مثل ماري جوفيت |
| Böyle bir şeyi yazmaya bir buçuk saatini ayıran birisi ısrarcı olur. | Open Subtitles | شخص يقضي ساعه ونصف في كتابة هذه شخص مثابر |
| Çok ısrarcı bir adamım. | Open Subtitles | أنا رجل مثابر للغاية، داون. |
| İnatçı biriydim. | Open Subtitles | لقد كُنتُ مثابر |
| İnatçı ve hedefe giden biriyim. | Open Subtitles | إننى مثابر و دائما أصل لهدفى |
| Epey ısrarcıydı. | Open Subtitles | كان مثابر جداً. |
| Israrcısın. Hakkını veriyorum. | Open Subtitles | ، أنت رجل مثابر . أشهد لك بذلك |
| Çok, çok ısrarcı olabilirim. | Open Subtitles | سأكون جدا مثابر إلى أن تقتنع |
| Bak, belli ki ısrarcı bir çocuksun, ama... | Open Subtitles | - اسمع ، أنت شخص مثابر ولكن .. -متقاطعة |
| Ne ısrarcı şerefsizsin ya. | Open Subtitles | أوة إنك وغد مثابر |
| Çok ısrarcı, o konuda hakkını vermeli. | Open Subtitles | أعترف أنه مثابر |
| Kendisi çok ısrarcı bir beyefendi. | Open Subtitles | يا له من شاب مثابر |
| Kendisi çok ısrarcı bir beyefendi. | Open Subtitles | يا له من شاب مثابر |
| Gerçi Mxy de çok ısrarcı. | Open Subtitles | على الرغم من ان (ماكسي) مثابر |
| O inatçı. O belalı bir tip. | Open Subtitles | انه مثابر انه غير سهل |
| Ne inatçı herif! | Open Subtitles | ! ياله من شخص مثابر |
| Oldukça inatçı birisin hakkını vermek lazım. | Open Subtitles | ! أنت مثابر جداً أعترف بذلك |
| İnatçı olmaktan başka bir şey değilsin. | Open Subtitles | -أنت مثابر بالتأكيد |
| Epey ısrarcıydı. | Open Subtitles | كان مثابر جداً. |
| Çok ısrarcıyımdır. Gel bir, yaklaş biraz. | Open Subtitles | انا مثابر ومصر دوما تعال الى هنا . |