| Bir idrar sorunu var. Kendisini kontrol edemiyor. | Open Subtitles | ليده مشكلة مثانته لا يمكنه السيطرة على نفسه |
| Götrash ve nonoş idrar torbası sağ olsun bu hatıra acılı bir şekilde hafızama kazındı. | Open Subtitles | و الشكر يعود الآن لأراش المغفل و مثانته الأنثوية هذه الذكرى المؤلمة ستظل في بالي للأبد |
| Şimdi de mesanesi de sırtı kadar acı veriyor, çünkü boşaltamıyor. | Open Subtitles | والآن مثانته تؤلمه بقدر ظهره لأنّه لا يستطيع تفريغها |
| Seymour'un tuvalete gitmesi lazım! mesanesi dolu... sidikle dolu! | Open Subtitles | (سيمور) يحتاج إلى دخول الحمام، مثانته مليئة .. |
| İdrarda bakteri bulamadım. Hiç şaşırmadım; mesane testleri de ağrının sinirsel problemlerden kaynaklandığını gösterdi. | Open Subtitles | لا مفاجأة، إذ أنّ فحوصات مثانته تظهر أنّ مشكلة ألمه فعلاً مشكلة عصبيّة |
| Bu aleti penisinden sokup mesanesine ulaşacağım. | Open Subtitles | سأمرر هذا الأداة داخل عضوه وصولاً إلى مثانته |
| Ayrıca bu da aklında bulunsun baban,9 yaşında korkmuş bir kız kadar çişini tutabiliyor. | Open Subtitles | وايضاً ضع في اعتبارك ان أباك يمتلك سيطرة عل مثانته كفتاة خائفة عمرها تسعة سنوات |
| Katater idrar tormasını delmiş olabilir mi? | Open Subtitles | هل من الممكن أن تكون القسطرة قد ثقبت مثانته ؟ |
| Diğer yandan, tedavi onu daha da kötüleştirdi. Tedavi karaciğerini değil, idrar kesesini kötüleştirdi. | Open Subtitles | بينما جعل العلاج حالته أسوأ - العلاج جعل مثانته أسوأ لا كبده - |
| Bay Wolf, eğer bu beyler sana zorluk çıkartırsa, ellerinden idrar ilaçlarını al. | Open Subtitles | حسناَ سيد " وولف " لو أياَ من هؤلاء الأوغاد جعل وقتك سيئاَ فقط استئصل علاج مثانته |
| İdrar torbası şişmiş ve akciğerlere baskı yapıyor. | Open Subtitles | مثانته تورمت و تضغط على الرئة |
| - İdrar kesesi basıncını kontrol ettin mi? | Open Subtitles | هل فحصت من ضغط مثانته ؟ |
| Adamın mesanesi spagetti süzgeci gibi. | Open Subtitles | ! إن مثانته أشبه بمصفاة المعكرونة |
| Kimura ve yaşlı mesanesi için faydalı olacaktır. | Open Subtitles | قد يقولها (كيمارا) مع مثانته العجوزة |
| mesanesi! | Open Subtitles | المثانة مثانته |
| Ama gördüğüm kadarıyla, dikkatini verme yeteneği de.. ...mesane kontrolü kadar zayıf. | Open Subtitles | ولكن مما رأيته، سعة إنتباهه محدودة كمقدار سيطرته على مثانته. |
| Gus sevişirken mesanesine sahip çıkamaz | Open Subtitles | أو (جـاس) يمكنه أن يسيطر على مثانته أثناء الجماع |
| Hele ki mesanesine. | Open Subtitles | خصوصاً مثانته |
| Üstüne işemiş, çişini tutamamış. | Open Subtitles | لقد تبول على نفسه ، لا يستطيع السيطرة على مثانته |