| Oldukça iyi eğitimli bir dinleyici var burda, tahminimce hepiniz AIDS hakkında birşeyler biliyorsunuz. | TED | و بما ان الجمهور المتواجد اليوم هو جمهور واعي و مثقف لذا أتصور أن لدى الجميع فكرة عن الإيدز |
| Elimizdeki profile göre, 30 yaş civarı, eğitimli ve boşanmış biri. | Open Subtitles | تحليلنا لشخصيته يقول أنه بين الـ 20 و الـ 30 مثقف ، مطلق |
| Çok görkemli ve çok kültürlü olacak bir seyahatin başlangıcıydı. | Open Subtitles | وكانت هذه بداية ما سيكون رائع جدا ورحلة مثقف جدا. |
| Normalden daha ciddi, bir entelektüel ya da yazar gibi. | Open Subtitles | نظرة أكثر جدية من النظرة العادية كما لو كانت نظرة مثقف أو كاتب |
| Solcu, entellektüel bir New York Yahudisine benziyorsun. | Open Subtitles | أنتِ مثل يهود نيويورك يساري ، تحرري ، مثقف |
| Böylesine aydın bir insanla iş yapmak.. ...bize her gün nasip olmuyor. | Open Subtitles | لا نتـعامل بشـكلٍ يـوميّ مع شخـصٍ مثقف جـداً |
| 40 yaşından genç, eğitimli ve güzel olmalısınız. | Open Subtitles | والدخول إليها تنافسي، يجب أن يكون عمر المرء تحت الـ 40 مثقف وجميل |
| İyi eğitimli, onu seven bir karısı ve ailesi olan, toplumda saygı duyulan biridir. | Open Subtitles | فهو مثقف ولديه زوجة وعائلة تحبه ومحترم في المجتمع |
| Önceden sabıkası yok, bu da zeki ve eğitimli olduğunu gösterir. | Open Subtitles | لا سوابق لديه، مما يعني أنه ذكي وعلى الأرجح مثقف |
| Hemen uyum sağladığı bir hayat. Bu adam zeki, eğitimli... ve düzgün biri. Tam bir centilmen. | Open Subtitles | نمط حياة يلائمه تماماً، هذا الرجل مثقف وذكي ولائق، إنه رجل نبيل بكل معنى الكلمة |
| İyi eğitimli, ortalama üstü kazanan ve sosyal ortamda benden daha kabul edilebilir olduğunu varsayarsak çıktığım erkekler neden bana hep paçavraymışım gibi davranıyor? | Open Subtitles | دائماً ما خذلوني لذا, أن أقرر أنه مثقف جداً ويملك من الأموال أكثر مما هو منطقي بالنسبة له |
| Dikkat edin, efendim. eğitimli bir zenci tehlikeli bir zencidir. | Open Subtitles | كن حذرا يا سيدي زنجي مثقف يعتبر زنجيا خطيرا |
| Ama tıpkı benim gibiydi. Yüksek tahsilli, kültürlü. | Open Subtitles | نعم,ولكنه كان مثلي تماما تعليم عالي,مثقف |
| Belki de o kültürlü ağzını açıp bu saçmalık üstüne bir şeyler söylemelisin, değil mi? | Open Subtitles | ربما يمكنك فتح الخاص بك مثقف الفم والتعليق على هذا الخراء. |
| Seni güldürebilecek, zeki ve birlikte seyahat edebileceğin, tiyatroya gidebileceğin kadar kültürlü birini istiyorsun. | Open Subtitles | أنتِ تحتاجين إلى شخص ذكي و مرح و مثقف حتى يمكنكِ السفر معه و تذهبين إلى المسرح معه |
| Besteci mi? Acı çeken sahte entelektüel ve kendine zarar veren birisi mi? Evet, biliyorum. | Open Subtitles | كاتب ، مؤلف موسيقي مثقف معذب مدمر للذات؟ |
| entelektüel bir karakteri olduğu yadsınamaz. | Open Subtitles | انا افترض انه يمكنك القول بأنه مثقف |
| Tipik entelektüel! Hem muhalif, hem iktidarsızdır! | Open Subtitles | سيكون مثقف مثال رافض وعاجز |
| Sıradan bir meyhane kavgası sonucu değil, iyice düşünülmüş entellektüel bir tasarım olarak cinayet işleyen birinden söz ediyoruz. | Open Subtitles | نحن نتكلم عن رجل يقترف جريمة... ليس من نوعية البستانى او العامل, ولكنه مثقف و متقن لعمله |
| Sörf yapan bir entellektüel'le tanışacaksın, aşık olacaksın, evleneceksin, bebeklerin olacak, yaşlanacaksın ve yok olup gideceksin. | Open Subtitles | سوف يجتمع بعض الرجل - مثقف الذي يتصفح، وتقع في الحب، والزواج، و الأطفال، نكبر، تتلاشى. |
| Sen gerçekten aydın bir adamsın ve bunu seviyorum. | Open Subtitles | لقد سرّني الحديث معك أنت رجلٌ مثقف. |
| Görmeye geldiğimiz Piskopos, çok bilgilidir. | Open Subtitles | على الأقل ، إن الأسقف الذى جئنا لرؤيته رجل مثقف |
| - Resmen Filistin'de yaşıyorsun. | Open Subtitles | .أنتما تعيشان مع شخصٍ غير مثقف |
| Konu müziğe gelince kültürsüz olduğumu düşünmüyorum. | Open Subtitles | لا أعتقد أني غير مثقف عندما يتعلق الأمر بالموسيقى |