"مثلا" - Translation from Arabic to Turkish

    • Örneğin
        
    • mesela
        
    • falan
        
    • Belki
        
    • gibi mi
        
    • ya
        
    • örnek
        
    • yani
        
    • filan
        
    • şeyler
        
    • diyelim
        
    • meselâ
        
    Örneğin, Belki de gerçeklik, bilinçli deneyimlere neden olan kocaman bir makinedir. TED مثلا ، يجوز أن يكون الواقع ماكنة كبيرة تتسبب في خبرتنا الواعية
    Elbette bazı avantajları da var, Örneğin istediğim eyalette isteğim içkiyi içebilirim. Open Subtitles قد يكون لها بعض المزايا، مثلا إذا أردت مشروب في مكان جاف
    mesela astroloji: bir çok rasyonalist gibi, ben de balık burcuyum. TED علم التنجيم، مثلا: مثل الكثير من العقلانيين، أنا من برج الحوت.
    mesela gerçek bir işi olan biriyle, bir bankacıyla falan. Open Subtitles مثلا ً مثل , شخص لديه وظيفة حقيقية , كالمصرفى
    Uber şoförünün yolculuk bedava mı olmalı diye sorması gibi mi? Open Subtitles مثلا ان تحدث اليك سائق التكسي الخاص بك فستكون الاجره مجانية؟
    Örneğin siz sinyor, kendi doğal renginizi taşıma hakkına sahipsiniz. Open Subtitles انت مثلا يا سيدي لك الحق بالاحتفاظ بلون شعرك الطبيعي
    Örneğin, "Sizi tekrar görmek ne mutluluk verici. Havada çok güzel." Open Subtitles مثلا قل لقد سعدت برؤيتك مرة اخرى ياله من جو جميل.
    Örneğin o gece Laburnums'a gidenin siz olduğunuzu da biliyor. Open Subtitles مثلا فهو يعرف ,انه انت ,فى هذه الليلة, فى الفيلا
    Bu bulgular karar destek sistemleri ile birleştirilebilir. Örneğin New York'taki bir cerrah Amsterdam'daki bir cerraha yardım edebilir. TED ويمكن دمج هذا مع أنظمة لأخذ القرارات. يمكن لجراح في نيو يورك أن يساعد جراحا في أمستردام، مثلا.
    Örneğin, araştırmalar gösteriyor ki, oynamak, duyguları kontrol eden amigdaladaki sinir gelişimini uyarmaktadır. TED مثلا ، لقد أُثبت أن اللعب يحفز نمو الخلايا العصبية في الفص اللوزي، في المنطقة التي تتحكم في المشاعر.
    Örneğin final sınavlarında bunu öğrencilere verebilirsiniz TED حسنًا، نحن مثلا نريد إعطاء تلك التمرينات للطلاب المقبلين على اختبارات نهاية العام
    Başka şeylere olan takıntılarıma da bir şekilde ayak uyduruyordu, mesela sihir. TED و قد جارى جدى نوعا ما شغفى بأشياء أخري أيضا ..كالسحر مثلا.
    mesela gerçek bir işi olan biriyle, bir bankacıyla falan. Open Subtitles مثلا ً مثل , شخص لديه وظيفة حقيقية , كالمصرفى
    yani arkadaşız evet ama eğlencenin yüzde seksenini falan ben sağlıyorum. Open Subtitles اقصد نحن اصدقاء ولكني احضر مثلا ثمانون في المئة من المتعة
    -Hindistan'da hayran olunacak bir düşünce Belki ama İngiltere'nin yeşil alanları kesinlikle fazladan Open Subtitles شعور طيب لو كان في الهند مثلا و لكن في حقول انجلترا الخضراء
    yani, casusluk yapmak gibi mi... Michelle'i uzaktan izlemek gibi mi? Open Subtitles تعنـــي التجسس مثلا التجسس مثلا علي ميشيل ؟
    diyelim ki ikizlerden birisi bir araba kazasında, ya da yıldırım çarpmasıyla ölsün diyelim, ama ötekisi ileri yaşlara kadar güzelce yaşasın. Open Subtitles أحد التوأمين يموت فى طفولته عن طريق حادثة مثلا أو تم صعقه بواسطة الرعد ولكن التوأم الآخر عاش وترعرع حتى عمر كبير
    örnek olarak, artık insan vücuduna aerosol (gaz) ilaçlar verildiğinde ne olacağını keşfedebiliriz. TED مثلا يمكننا البدأ في اكتشاف ماذا يحدث عند وضع دواء مثل الدواء الضبابيّ.
    yani gençliğinde üst düzey bir komutandı, beş yıldızlı general gibi? Open Subtitles مثلا في شبابه كان قائد القوات الأعلى و جنرال بخمس نجوم
    Peki bir fahişe izin gününde ne yapar, kiliseye filan mı gider? Open Subtitles و ما هي عطلة الساقطات هل تذهبين للكنيسة مثلا ؟
    Deliriyorlar. Bence hükümet bu yabancı eşler konusunda bir şeyler yapmalı. Open Subtitles يجب أن تفعل الحكومة شيئا تجاه الزوجات الأجنبيات ، حصار مثلا
    Bunu şu şekilde araştırıyoruz, diyelim ki ışığa duyarlı bir çocuk var TED الطريقة التي ندرس بها الأمر, مثلا نجد طفلا ذو حساسية بسيطة للضوء
    meselâ, aynı takımyıldız diyelim ki hep sonbaharın başında yükselir. Open Subtitles تظهر نفس الكوكبات مثلا فى بداية كل فصل الخريف

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more