| Senin gibi birisinin öğrencilerimizle... uygun bir iletişim kurabileceğini sanmıyorum. | Open Subtitles | أنا أقصد انه شخص مثلك لن يستطيع التواصل مع طلابنا |
| Senin gibi biri bunu anlamaz zaten. Bunu kimsenin öğrenmesini istemiyorum. | Open Subtitles | شخص مثلك لن يفهم، لا أريد أن يعلم أحداً بهذا الشأن. |
| Tıpkı Senin gibi, hiçbir şey beni ona yapılan hataların öcünü almaktan alıkoyamaz. | Open Subtitles | و مثلك لن أتوقف عند أي شيء للانتقام عن أي ضرر حدث له |
| Ve söz veriyorum, Senin gibi biri, asla huzur bulamayacak. | Open Subtitles | وأؤكد لك , بأن شخصا مثلك لن يجد السلام هناك |
| O lezbiyenler Senin gibi güzel bir kız görünce hiç vakit kaybetmezler. | Open Subtitles | هؤلاء العرابيد, عندما يرون فتاة جميلة مثلك لن يقومو بالتلاعب حولك |
| Senin gibi guzel bir kiz bunu anlayamaz ama bizim gibi halk tabakasi icin bu olabilecegimiz tek yol. | Open Subtitles | بنت لطيفة مثلك لن تفهم لكن لنا عامة هذه هى الطريقه الوحيده التى نكونها. |
| Senin gibi bir kızın beni dikkate almasına şaşırdım. | Open Subtitles | و انا اعرف ان فتاة مثلك لن تلاحظ شابا مثلي |
| Senin gibi bir aygırın seçilmemiş olması çok ilginç. | Open Subtitles | من الصعب أن تصدق أن شخص مثلك لن يتم إختياره |
| Keşke Senin gibi birini bulabilseydim. Seks ve para, umurumda olmazdı. | Open Subtitles | أتمنى أن اجد رجل مثلك لن أهتم ببمارسة الجنس , ولا حتى النقود |
| Harishchandra, bütün oğulların babaları Senin gibi düşünmeye başladığında... kızlar babalarının yanında yük olmayacak. | Open Subtitles | هاريشاندرا جي، لو فكر آباء كل الأولاد مثلك.. لن تكون البنات أعباء على آبائهن بعد الآن |
| Çünkü, Senin gibi usta bir ganster... adam gibi gözcüler yerleştirir, paketini de yol ortasında bırakmazdı. | Open Subtitles | لأن فتى عصابة مثلك لن يُقيم منطقة بيع ضعيفة كتلك بدون حراسة ومخبأ مخدّرات ظاهرٍ للعيان |
| Problem şu ki, Senin gibi hoş birinin onunla çıkacağını düşünmüyorum... | Open Subtitles | المشكلة أن فتاة جميلة مثلك لن تتعرف على شاب مثله |
| Senin gibi bir kız asla Homer Simpson'la çıkamaz. | Open Subtitles | بنت مثلك لن تتمكن من الحصول على هومر سيمبسون |
| Senin gibi kendince kusursuz olan birinin başkanı araştırarak aynı koltukta oturmaya devam edeceğini düşünmesi pek akıllıca değil. | Open Subtitles | وبرجل لا يرقى للشك مثلك لن يكون حكيماً البقاء في منصبك الحالي هذا المكتب سيقرر التحقيق في العمدة |
| Eğer, herkes Senin gibi davransaydı, ne düzen olurdu, ne de adalet sağlanabilirdi. | Open Subtitles | لو أن الجميع تعامل مثلك لن يكون هناك نظام أو عدالة |
| İnan bana.Senin gibi harika bir kız uzun süre yalnız kalmaz. | Open Subtitles | ثقي بي، فتاة رائعة مثلك لن تبقى وحيدة طويلاً |
| Eğer Senin gibi tatlı, akıllı, sevgi dolu, yakışıklı küçük bir oğlum olsaydı, onu sevdiğimi belirtmek için dünyada yapmayacağım hiçbir şey olmazdı. | Open Subtitles | لو كـان لدي ولـد صغيـر لطيـف محبـوب وذكي مثلك لن أترك شيء في هذه الحيـاة لن أفعلـه |
| Bunu yapmazdın. Senin gibi saygıdeğer bir kız... | Open Subtitles | لن تفعلى هذا فتاه محترمة مثلك لن تفعلها |
| Senin gibi birisini rüyasında bile göremez. | Open Subtitles | رجل مثلك لن يكون حتى فرصة بالنسبة لها |
| Evet. Senin gibi güzel kızların böyle bir problemi olmamalı. | Open Subtitles | فتاة جميلة مثلك لن تواجه أية مشاكل |