| Bunun gibi bir ok Koscan'da atımı öldürdü. | Open Subtitles | سهمٌ مثلُ هذا رُمي على جوادي في " كاشكان". |
| Hukuk dünyasının fısıltı gazetesi gibi bir şey. | Open Subtitles | يبدو مثلُ ؛ العالم القانوني المغفل |
| - 6000 kavanoz reçel gibi bir şey. | Open Subtitles | هذا مثلُ 6 ألآف جرة من المربى |
| Disney prensesi ol, ama Redmayne gibi bir para adamına asla duymak istemediği şeyler söyleme. | Open Subtitles | و لكن لا تقولي شيئاً لرجال الأموال ( مثلُ ( غاي ريدمين غير ما يريدون سماعهُ |
| Özellikle de Pocatello gibi bir kasabada. | Open Subtitles | " و خصوصاً كمدينة مثلُ " بوكاتيلو |
| Aile gibi bir şey işte. | Open Subtitles | أنه ... مثلُ العائلة |