| Orospu çocuğu Şeytan gibi, ensesinde gözü var. - Bu kadar mı? | Open Subtitles | إنه مثل الشيطان اللعين لديه أعين خلف رأسه |
| İşte Aurora Şeytan gibi ilerliyor | Open Subtitles | ها هى الاوروا تمرق مثل الشيطان |
| Bir melek gibi şarkı söyleyip Şeytan gibi dans edecek. | Open Subtitles | سيغني كالملاك، لكنه سيرقص مثل الشيطان |
| Bir melek gibi şarkı söyleyecek, ama bir Şeytan gibi dans edecek. | Open Subtitles | سيغني كالملاك، لكنه سيرقص مثل الشيطان |
| Çok yakışıklı bir şeytansın sen. | Open Subtitles | أنت مثل الشيطان |
| Şeytan gibi giyinmem gerektiğini söyledi. | Open Subtitles | قال بأنني يجب أن أرتدي مثل الشيطان |
| Edepsiz kadındır, biliyorsun. Şeytan gibi kadındır. | Open Subtitles | إنها فاحشة , كما تعلمين مثل الشيطان |
| Bir de etrafına Şeytan gibi saldırıyordu. | Open Subtitles | ويكذب عليه مثل الشيطان |
| - Şeytan gibi dik kafalısınız. | Open Subtitles | أنتِ عنيدة مثل الشيطان |
| - Şeytan gibi dik kafalısınız. | Open Subtitles | أنتِ عنيدة مثل الشيطان |
| O da Şeytan gibi güldü. | Open Subtitles | فابتسم مثل الشيطان |
| Robert'ın odasındaki Şeytan gibi Robert'ın bir çeşidiydi. | Open Subtitles | مثل الشيطان الذي كان بغرفة (روبرت)، لقد كانت رؤية تخص (روبرت)، |
| - Şeytan gibi kükreyeceğim! | Open Subtitles | سأعوي مثل الشيطان |
| - Karşımıza tıpkı bir Şeytan gibi çıktı! | Open Subtitles | -ظهر لنا مثل الشيطان |
| - Nasıl yani, Şeytan gibi mi? | Open Subtitles | -هل هو مثل الشيطان ؟ |
| - Aynen Şeytan gibi. | Open Subtitles | -تماما مثل الشيطان |
| Çok yakışıklı bir şeytansın sen. | Open Subtitles | أنت مثل الشيطان. |
| Tam bir şeytansın. Bunu biliyor muydun? | Open Subtitles | انت مثل الشيطان أتعرفين ذلك |