| Ne hakla azgın köpekler gibi davranırsınız? | Open Subtitles | كيف تجرؤون على التصرف مثل الكلاب المسعورة أيها المغفلون ؟ |
| Önce kan sonra oğlanlar.... - Anne... - Tıpkı koku arayan köpekler gibi, | Open Subtitles | بعد نزول الدماء، ينجب الأولاد مثل الكلاب التي تشّم الرائحة، |
| Anne ve çocuklar birbirlerini doğramış, erkekler kuduz köpekler gibi dolaşmaya başlamışlar. | Open Subtitles | الأمهات والأطفال كانوا يقطعون بعضهم الرجال يتجولون مثل الكلاب المفترسة |
| Zincirlenmiş halde oturuyorum burada zaten bir de kuduz köpek gibi davranmak üzerine eğittiğiniz şu adamları üzerime gönderiyorsun | Open Subtitles | اناأَجْلسُ هنا مقيداً الى الكرسي... ما كان يجب عليك أن ترسل هؤلاء الذين تدعي إصلاحهم ليتَصَرُّفوا مثل الكلاب المسعورة |
| Polisi ve orduyu, bizi köpek gibi avlamaları için peşimize takacaklar. | Open Subtitles | سيطلبون من الشرطة ومن الجيش ملاحقتنا مثل الكلاب |
| Bana kalırsa, bunu sokakta köpekler gibi yapabilirsiniz. | Open Subtitles | تستطيعين فعل هذا في الشارع مثل الكلاب لا يهمني |
| Aslında biz azgın köpekler gibi rekabete devam ediyoruz. | Open Subtitles | نحن نتنافس مثل الكلاب السيئة, فى الأساس. |
| Onların hepsi gaza gelip canlanmak, ve köpekler gibi sikişmek istiyorlar. | Open Subtitles | جميعهم يردون أن يتنشطوا و يضاجعوا مثل الكلاب |
| Bu toprakları terketmezsek, bizi köpekler gibi parçalayacak. | Open Subtitles | إذا لم نترك هذه الأرض سيذبحنا مثل الكلاب |
| Kıçımıza vurup sokağa attın. köpekler gibi dışarı attın bizi. | Open Subtitles | جردتنا من كل شيء، أرسلتنا إلى الشارع مثل الكلاب. |
| Polisler yakında bizi evimizden atıp köpekler gibi sokaklara terk edecekler. | Open Subtitles | عما قريب ستأتي الشرطة وتصادر منزلنا. وتلقي بنا للعيش في الحقول مثل الكلاب. |
| Burada olduğumuzu biliyorlar. Durmayacaklar. Kuduz köpekler gibi öldürmek istiyorlar. | Open Subtitles | إنهم يعلمون أننا هنا إنهم لن يتوقفون إنهم يريدون القتل مثل الكلاب المسعورة |
| Onların hepsi gaza gelip canlanmak, ve köpekler gibi sikişmek istiyorlar. | Open Subtitles | جميعهم يردون أن يتنشطوا و يضاجعوا مثل الكلاب |
| Belki de vahşi köpekler gibi körlemesine peşlerinden gideceğinize biraz etrafınıza baksanız iyi olur. | Open Subtitles | ربما يجب عليكم التوقف عن التصرف مثل الكلاب البرية التي تطارد ذيولها ، وفكر للحضة واحدة |
| Polisi ve orduyu, bizi köpek gibi avlamaları için peşimize takacaklar. | Open Subtitles | سيطلبون من الشرطة ومن الجيش ملاحقتنا مثل الكلاب |
| Hey, bu şeyleri duydum.Galiba, aa... havlıyorlar, yürüyorlar ve gerçek köpek gibi davranabiliyorlarmış. | Open Subtitles | لقد سمعت عن هذه الاشياء، من المفترض أنها تنبح، تمشي، وتتعامل تماماً مثل الكلاب الحقيقية |
| Tüm hayatını bir köpek gibi dövülerek geçirirsin. | Open Subtitles | سوف تعيش طوال حياتك و أنت تضرب مثل الكلاب |
| köpek gibi avlanıyoruz. Ve onları durduracak kimse yok. | Open Subtitles | يصطادوننا مثل الكلاب وليس هناك احد لايقافهم |
| köpek gibi avlanıyoruz. | Open Subtitles | يصطادوننا مثل الكلاب وليس هناك احد لايقافهم |
| Erkekler, erkekler. Kandan sonra köpek gibi koklayarak, salya akitarak gelirler. | Open Subtitles | الأولاد، الأولاد، بعد ظهور الحيض، إنهم يشمون رائحتها و يُسال لعابهم مثل الكلاب. |
| Sokakta yaşıyorken buldum, İt gibi çöpün arkasına saklanıyordu. | Open Subtitles | وجدتها تتعايش في الطرقات تختبئ وراء القمامة مثل الكلاب |
| Çingeneler, kırma köpekler gibiler. | Open Subtitles | الغجر ، انهم مثل الكلاب برفقتنا. |
| Tracy, erkekler köpekler gibidir, etrafta koşturup gördükleri her şeye atlarlar. | Open Subtitles | ترايسي الرجال مثل الكلاب إنهم يمارسون مع أي شيئ يرونه |