| Sonunda şu yaşlı kadınlar gibi olacaksın 45 tane kediyle, gaz kokan. | Open Subtitles | حقاً؟ الاَن سينتهي الأمر بك مثل النساء العجائز الذين يملكون هذا الوجه |
| bana yardım eden 50'nin üzerindeki o kadınlar gibi yardım ederdim. | TED | وأصبحت مثل النساء اللاتي قدمن لي المساعدة والذي يتجاوز عمرهن الخمسين عاماً. |
| Şimdi açabilirsin. Artık sen de bileziklerini takabilirsin, tıpkı diğer kadınlar gibi. | Open Subtitles | أنت ستلبس الأساور الآن مثل النساء ألاخريات في القرية |
| O zamana kadar İzlanda'da tipik kadın gibi kadınlar olarak tanınmıyorduk. | TED | فنحن لم نكن معروفات نساء مثل النساء في آيسلندا حتى ذلك الحين |
| Ve tıpkı bir kadın gibi konuşacak. | Open Subtitles | وإن رأيته عن قرب, ستشاهده يتحدث مثل النساء. |
| Hani eleman kafayı yiyor sonra bir kadın gibi giyinip iki defa kendini camdan atıyordu. | Open Subtitles | يرتدي الفساتين مثل النساء ورمى نفسه مرتيّن من النافذة ، ما كان إسمه؟ |
| Erkeklerin kadınlar gibi kocaman kıçları varmış. | Open Subtitles | والرجال يتجولون ومؤخراتهم كبيرة مثل النساء |
| İstediğiniz denizanası reklamı. Dediğinize göre erotik ama ölümcüller, kadınlar gibi. | Open Subtitles | هذا قنديل البحر الصناعي الذي أردته، لقد قلت أنهم مُثيرين وقاتلين مثل النساء |
| kadınlar gibi tartışma sanatını öğrettim. | Open Subtitles | انا علمته الفنون الجميلة للجدال مثل النساء |
| Başka biri olmak istiyorum, moda dergilerimdeki kadınlar gibi. | Open Subtitles | أنا أريد أن أكون مثل النساء الموجودات على غلاف المجلة |
| Her ay bunu çekiyorum, aynen kadınlar gibi. | Open Subtitles | أنا أمرُ بذلك كل شهر, مثل النساء. |
| Korkunç yaşlı kadınlar gibi olduğumuzu söyledi. | Open Subtitles | قالت إننا مثل النساء المسنات الفظيعات |
| Şimdi de kadınlar gibi bacak bacak üstüne attın. | Open Subtitles | والآن أنت تضع أقدامك مثل النساء |
| - Başka kadınlar gibi olduğumu söyle. | Open Subtitles | - قل لي بأني مثل النساء الأخريات - |
| Ben diğer kadınlar gibi değilim. | Open Subtitles | انا لست مثل النساء الاخريات |
| Aslında, orada kadın gibi giyinmiş dururken hayatında kendini bu kadar erkeksi hissetmediğini anladı. | Open Subtitles | في الواقع,وقوفه مرتديا مثل النساء لم يشعر ابدا انه ليس اكثر من رجل في حياته |
| Daha erkeksi. Franco böyle kadın gibi dans ediyordu. | Open Subtitles | فرانكو كان يرقص ، كما تعلم مثل هذا مثل النساء |
| Yeni arabaları... kadın gibi görüyorum. Sürekli gürültü çıkarıyorlar. | Open Subtitles | -لا، بالنسبة لي السيارات الجديدة مثل النساء |
| Kalabalık umursamazdır, Juanillo, bir kadın gibi. | Open Subtitles | الجماهير سريعاً ما تنسى يا ( خوانيليو ) مثل النساء |
| kadın gibi giyinip dans ederdik. | Open Subtitles | كنا نفعل برامج أتعلمين... كنا نلبس مثل النساء و نرقص! |
| Biraz da olsa insanı sakinleştiriyor kadın gibi. | Open Subtitles | نوعٌ من الراحة, مثل النساء. |