| Parazit, kan dolaşımında ortaya çıkmıyor. | Open Subtitles | إنّ الطفيلي غير قابل للكشف في مجرى الدمّ. |
| Eğer bir nanit doğru çalışmazsa, beyinden ayrılır ve kan akışına emilir. | Open Subtitles | لو تعطّل نانيت، سيفصل من الدماغ ويكون منغمسا في مجرى الدمّ |
| "Haftada üç gün, kollarımın her ikisi de kan akışını kısıtlamak amacıyla bağlanırdı..." | Open Subtitles | ثلاث مرات إسبوعياً كلتا ذراعىّ يُربطا لتحديد مجرى الدمّ |
| Sevgimin onun içinde kan gibi aktığını bilir mi? | Open Subtitles | أسيعلم أنّ حبهُ لي يجري منه مجرى الدمّ ؟ |
| Bir şekilde alkol kan dolaşımının içine yerleştirilmiş olabilir mi? | Open Subtitles | هل يحتمل أنّ الكحول كان يمكن أن يدخل إلى مجرى الدمّ بطريقةٍ ما؟ |
| kan dolaşımından gaz halinde yayılan bir zehir. | Open Subtitles | هو سمّ حيوي... بعث كغاز خلال مجرى الدمّ. |
| kan dolaşımına nasıl girdiğini buldum galiba. | Open Subtitles | أنا قَدْ أَعْرفُ كَمْ دَخلَ مجرى الدمّ. |
| İşte babadan kalma kan deveranına yön değiştirmeyi başardın. | Open Subtitles | حسنا، ذلك يعيد توجيه مجرى الدمّ القديم |
| Zira kan dolaşımına girerse ölümcüldür. | Open Subtitles | لأنّه قاتلُ إذا يَدْخلُ مجرى الدمّ |
| kan akışı güçlü görünüyor. | Open Subtitles | مجرى الدمّ يَبْدو قوياً. |
| Eğer bu damara yerleştirilirse kan akışı, çarkı döndürecektir ki bu da filtrenin ayaklarını genişletecek damara baskı yapılmasına neden olacaktır. | Open Subtitles | إذا هذه الأداةِ أُدخلتْ إلى التابعِ vena cava... مجرى الدمّ يُسبّبُ المروحة لإدَارَة، الذييُسبّبُالسيقانَ المرشِحِ بنفسه |