| Bu Kişisel bir mesele değil. O yavşak her şeyi engelledi. | Open Subtitles | لا تأخذ الأمر على محمل شخصي هذا اللعين سدّ كل شيء |
| Yaptığım işe çok fazla tepki alıyorum ve bunları Kişisel algılamamayı öğrendim. | TED | هناك العديد من ردود الأفعال لما أفعله وكل ما تعلمته ألا أخذ ذلك على محمل شخصي |
| Bir dakika. Bunu Kişisel alıyorsun galiba? | Open Subtitles | إنتظر لحظة, أنت تأخذ هذا على محمل شخصي, اليس كذلك ؟ |
| Bunu Kişisel almayın. Bana hiç dokunmadı. | Open Subtitles | لا تأخذي الأمر على محمل شخصي لم يلمسني قط |
| Biraz utangaçtırlar. Üzerine alınma. | Open Subtitles | إنه خجول بعض الشيىء لا تأخذ الأمر على محمل شخصي |
| Aileni sevmeye çalıştım, Kişisel olarak alaya alarak, tuhaflık olarak, tiye alarak uyarıcı bir örnek olarak. Ama hiç biri işe yaramadı. | Open Subtitles | حاولت الإستمتاع بعائلتك على محمل شخصي أو سطحي ، لكن لم ينفع شيء |
| Reddedilmek aktör olmanın bir parçasıdır. Bunu Kişisel alamazsın. | Open Subtitles | الرفض جزء مما يتعرض له الممثل لا تأخذي الآمر علي محمل شخصي |
| Bunu Kişisel alma. Bütün bu film yıldızlığı olaylarından dolayı çok baskı altında. | Open Subtitles | لا تأخذ الأمر علي محمل شخصي انه يتعرض للضغط كونه بطل الفيلم و ما شابه |
| Kişisel birşey değil ama, söylediklerinin doğruluğu için fazla iyisin. | Open Subtitles | لا تأخذ كلامي على محمل شخصي ولكن هذا أفضل من أن يُصدَق |
| O öyledir. Kişisel algılama. | Open Subtitles | إنها تريد ذلك لا تأخذ الأمر على محمل شخصي |
| Eminim Albay O'Neill bunu Kişisel olarak almaz. | Open Subtitles | أنا واثق أن الكولونيل أونيل لن يأخذ الأمر على محمل شخصي |
| Bunu Kişisel olarak almanı istemiyorum ama geçen defa | Open Subtitles | لا أريد أن تأخذي هذا على محمل شخصي لكن في المرّة الأخيرة |
| Kişisel almayın, efendim. Bu araştırma umut vaad ediyor. | Open Subtitles | لا تأخذ هذا على محمل شخصي سيدي .. النتائج تبدوا واعدة .. |
| Sanırım, Harold... bunu biraz Kişisel alıyorsun. | Open Subtitles | أعتقد يا أرولد أنك تأخذ الموضوع على محمل شخصي |
| Biliyorum bunun için çok çalıştın ama bunu Kişisel olarak algılamamalısın. | Open Subtitles | أعلم كم عملت بجد من أجل ذلك، لكن لا أعتقد بأن عليك أن تأخذ ذلك على محمل شخصي |
| Biliyorum bunun için çok çalıştın ama bunu Kişisel olarak algılamamalısın. | Open Subtitles | أعلم كم عملت بجد من أجل ذلك، لكن لا أعتقد بأن عليك أن تأخذ ذلك على محمل شخصي |
| Bu kliniksel bir soruşturma. Kişisel olarak algılama. | Open Subtitles | إنه تحقيق موضوعي ولا داعي لأن تأخذيه على محمل شخصي |
| Kişisel algılama. Bana birşey aldın mı? | Open Subtitles | لا تأخذي الأمر على محمل شخصي هل أحضرتي لي شيئا؟ |
| Bunu neden bu kadar Kişisel algıladığını anlamıyorum. | Open Subtitles | أنا لا أعلم لمَ أتخذت ذلك علي محمل شخصي. |
| Üstüne alınma, o herkese böyle davranır. | Open Subtitles | لن أكن لأخذ الأمر محمل شخصي فهيّ ستفعل هكذا مع الجيمع |
| Yatırımımızı korumamız lazımdı. Sen alınma sakın. | Open Subtitles | علينا تغطية استثمارنا لا تتخذه على محمل شخصي |