| Şey, buraya ilk geldiğimde planım buydu. Kitabı aradım. | Open Subtitles | هذا كان مخططي في البدايه ابحث عن الكتاب ثم اعرضه على احدى المتاحف |
| Baba, sanırım hayatımda neler yapmak istediğime karar verene kadar planım hala tamamlanmayacak. | Open Subtitles | أعتقد أن مخططي هو الاستمرار في العمل حتى نهاية الصيف حتى أعلم ماذا اريد تحقيقه في حياتي |
| Başından beri planın buydu. Başından beri planım ilişkimiz için samimi bir şanstı ama sen, belli ki, sadece beni kullanıyordun. | Open Subtitles | مخططي الكامل كان أن نحظى بفرصة حقيقية لنكون مع بعض |
| Neden asıl şeytani planımın ne olduğunu söylemiyorsun? | Open Subtitles | -حسناً -لمَ لا تخبرني عن مخططي الشرير الحقيقيّ؟ |
| Bu planımın sadece ilk kısmı. | Open Subtitles | أجل, أنهُ فقط جزءٌ واحدٌ من مخططي |
| Bu sabah işe giderken planıma dahil değildin ama buradasın işte. | Open Subtitles | عندما غادرت متجهاً لعملي في الصباح لم تكن جزءاً من مخططي |
| Tamam, bu biraz zaman alabilir. "Benim şeytani planım" adlı bir dosyayı aramıyoruz. | Open Subtitles | حسنا، قد يأخذ الأمر دقيقة "أنا لا أستطيع بالظبط البحث عن ملف إسمه "مخططي الشريّر |
| Sorun değil. planım zaten aptalcaydı. | Open Subtitles | لا بأس مخططي كان غبياً على أي حال |
| Şey, benim planım çok ileri bir yaşta ölmek. | Open Subtitles | حسناً مخططي هو أن اموت في الكبر |
| Açıkçası, planım tam olarak bu değildi. | Open Subtitles | لأكون صادقا، لم يكن هذا ضمن مخططي |
| İşte pazartesi için planım. | Open Subtitles | سأخبرك عن مخططي ليوم الإثنين. |
| planım bu değildi. | Open Subtitles | لم يكن مخططي |
| - Evet, planım bu. | Open Subtitles | -نعم هذا مخططي |
| planımın diğer aşaması- | Open Subtitles | الخطوة التاليه في مخططي |
| - Bu sadece planımın ilk kısmı. | Open Subtitles | " إنها فقط الجزء الأولُ من مخططي " |
| - Evet, planımın bir parçası. | Open Subtitles | -نعم.. هي جزء من مخططي |
| İnsanını da planıma dâhil ettiğim için tir tir titriyor. Planın neymiş? | Open Subtitles | سبب ارتجاف بشريتك هو إطلاعي إيّاها على مخططي |