| Koca Ed ve Danny Boy bayağı korkutucu olabiliyorlar. 10 kilo ter döktüğünü söyleyebilirim. | Open Subtitles | اجل , بيج اد وداني احيانا يكونون مخيفين جدا |
| İş ortakları da vardı, ...ama sahiden korkutucu. | Open Subtitles | إنهم كانوا.. إنهم كانوا رجال منتمين للشركة، لكنهم مخيفين جدا |
| Biraz korkutucu görünüyor. Benim yaralanmamı istemezsin, değil mi? | Open Subtitles | يبدون مخيفين قليلاً لن ترغبي أن أصاب بأذى، أليس كذلك؟ |
| Kendi evime gitmem. O insanlar çok ürkütücü. | Open Subtitles | حسناً.أنا لن أذهب إلي منزلي هؤلاء البشر مخيفين |
| Hayatta kalmak için insanın ürkütücü arkadaşlar edinmesi gerek. | Open Subtitles | على المرء أن يحصل على أصدقاء مخيفين للبقاء حيّاً |
| Her zaman yaşayan insanların hayaletlerden daha Korkunç olduğunu söylerdi. | Open Subtitles | لقد كان يقول دائماً أن الناس مخيفين أكثر من الأشباح |
| İyi dinle! Gelecekte karşı karşıya geleceğin insanlar çok korkunçlar. | Open Subtitles | اصغِ جيدًا، الناس الذينَ سوف تقابلهم في المستقبل مخيفين جدًا. |
| - Korkutucular, çünkü tahmin edilemezler. | Open Subtitles | مخيفين لان تصرفاتهم غير متوقعة ! أجل |
| Bir tanısan korkutucu olmadıklarını anlarsın. | Open Subtitles | لن يعودوا مخيفين كثيرًا ما إن تتعرف عليهم |
| Hadi ama, asıl korkutucu olan diğer heriflerdi. Şu dinciler var ya hani? | Open Subtitles | بالله عليكِ, هناك أناس أخرين مخيفين, تلك العصابه |
| Birçok insan gibi, palyaçoların, komik olmadıklarını ve biraz korkutucu olduklarını düşünürüm. | Open Subtitles | كمعظم الأشخاص أنا أجد أن المهرجين غير مضحكين و مخيفين قليلًا |
| Belki de ''korkutucu'' göründükleriyle ilgili içten kaygıları vardı ve onlar alıcıları ve müşteri tabanını korkutabilirdi. | TED | وربما كانت قلقة بشكل حقيقي من أنهم يبدون "مخيفين" ويمكنهم أن يخيفوا العملاء وقاعدة زبائنها. |
| Ama bu ejderhalar korkutucu olmaya çalışıyorlar demek değildir. | Open Subtitles | ولكن هم حتى لا يبدو عليهم مخيفين |
| - Çok korkutucu. | Open Subtitles | اعتقد انهم مخيفين |
| - Ama arkadaşlarım korkutucu değildir. - Hı-hııı. | Open Subtitles | لكن اصدقائى ليسوا مخيفين. |
| Dükkanda sizi ilk gördüğümüzde sizin biraz ürkütücü olduğunuzu düşünmüştük. | Open Subtitles | عندما رأيناكم أول مرة في ذلك المتجر إعتقدنا أنكم مخيفين قليلا |
| Hayatta kalmak için insanın ürkütücü arkadaşlar edinmesi gerek. | Open Subtitles | لابد من اكتساب اصدقاء مخيفين كي تحيا |
| Tüm doktorlar soğuk ve ürkütücü değildir. | Open Subtitles | فليس جميع الأطباء قاسيين و مخيفين |
| Aslında değil, çünkü böyle dar dünya görüşlerine sahip olduğumuzda 2 Korkunç şey olur. | TED | حسناً، ليس بالضرورة. لأن شيئين مخيفين جداً يحدثان عندما يكون لدينا وجهات نظر عالمية ضيقة. |
| Cehenneme giden kapılar açıyorIar, o kadar Korkunç ve dehşet verici... | Open Subtitles | .. يصبحون بوابات للجحيم .. مخيفين ومريعين وأشنع من |
| Çok korkunçlar! | Open Subtitles | إنهم مخيفين جداً |
| Cidden korkunçlar. Kıvrımlı kaşları var. | Open Subtitles | مخيفين جدا، بحواجب جعداء |
| - Korkutucular. | Open Subtitles | إنهم مخيفين |