| altın şehrini arama onurunu alıyorum. | Open Subtitles | إذا كان هناك أحد سيعود له الفضل في إكتشاف مدينة الذهب |
| Biz Xenotime'i altın şehrini geri almak istiyoruz. | Open Subtitles | نحن نريد إعادة مدينة الذهب ,أكسنوتايم |
| bana ne bildiğini söyle ve altın şehrini bulayım. | Open Subtitles | قل لي ما تعرف وسأعثر على مدينة الذهب |
| Neden altın şehir demişler peki? | Open Subtitles | لماذا توجد أسطورة مدينة الذهب هذه؟ |
| Pandavalar söyledikleri gibi bir racalığı altın şehir Indraprastha'yı inşa ettiler. | Open Subtitles | البندافاز بنوا المملكه كما قالوا تماماً ... اندريابرستا, مدينة الذهب |
| Bazen altın şehri anlamına gelen Egoli de denen Johanesburg'a geri dönelim. | TED | لنعد الى جوهانسبورغ، والتي تسمى في بعض الأحيان ايغولي، وهو ما يعني مدينة الذهب. |
| altın şehrini bulduk. | Open Subtitles | لقد وجدنا مدينة الذهب |
| -- altın şehrini buldum. | Open Subtitles | -لقد وجدت مدينة الذهب |
| Buraya masallardaki altın şehir elderado'yu aramak için 1925 yılının baharında geldi. | Open Subtitles | لقد أتى الي هنا في ربيع "عام 1925 للبحث عن "الدورادو مدينة الذهب الاسطورية. |
| altın şehir olarak adlandırılmalı. | Open Subtitles | بإجاد مدينة الذهب حتى لا تنسى |
| Kayıp altın şehir mi? | Open Subtitles | مدينة الذهب المفقودة ؟ |
| her ikimizide tutuklayacaklar. öyleyse altın şehri asla bulamayacağız değil mi? | Open Subtitles | سيجدونا نحن الأثنين ويقبضون على كلانا هذا لا يوصل إلى مدينة الذهب , أليس كذلك ؟ |
| o Mount Rushmore yaptı... kart bilgilerindeki altın şehri sildiler. | Open Subtitles | لقد نحت جبل (راشمور) ليمحي علامات الخريطة حتى يحمي مدينة الذهب |