| Bu araştırmada kortikal yüzey alanının neredeyse tüm beyin yüzeyine bağlantılı olduğu bir faktör bulduk. | TED | والآن في هذه الدراسة، وجدنا عاملاً كان مرتبطاً مع مساحة سطح القشرة خلال سطح الدماغ بأكمله تقريباً. |
| Bağırsak enfarktüsü kardiyak arrestle bağlantılı olabilir. | Open Subtitles | الاحتشاء المعوي قد يكون مرتبطاً بالحصار القلبي |
| Bu itirazda ki sıkıntı şudur o da yerel ekonomilerde herkesin birbirine ne kadar bağlı olduğuna dair yanlış anlamalar var. | TED | والمشكلة في ذلك الاعتراض أنها تعكس سوء فهم تام حيال كيف أن الاقتصادات المحلية تؤثر على كل من يكون مرتبطاً بها. |
| Bu bir önceki yalana bağlı olan bir yalandı. Ben... | Open Subtitles | ذلك لم يكن إغفالاً، ذلك كان مرتبطاً بالكذبة السابقة |
| Yaşlı hissetti. Gençliğiyle bağlantısı kalmadığını hissetti. | Open Subtitles | شعر أنه كبير، شعر أنه ليس مرتبطاً بنفسه اليافعة مجدداً |
| Notlarım iyiydi çünkü izinlerim notlara bağlıydı. | Open Subtitles | حصلت على درجات جيدة وراتبي كان مرتبطاً بها |
| Tüneldeki saldırıyla ne ilgisi olduğunu çözemedim. | Open Subtitles | لا أرى كيف يكون هذا مرتبطاً بالهجوم الذي حدث في النفق |
| Bu kizla bir baglantin olsaydi seni suçlayamazdim. | Open Subtitles | إن كنت مرتبطاً بهذه الفتاة، لا يجب أن ألومك، تعرف |
| Bunu ölümüyle bağdaştırabilir miyiz? | Open Subtitles | هل هذا مرتبطاً بموته.. ؟ |
| Sayın Başkan, bu saldırının bir şekilde silah anlaşmasıyla bağlantılı olabileceği ihtimalini görmezden gelemeyiz. | Open Subtitles | سيدي لا يُمْكِننَا إهمال إحتِمَاليّة أنْ يَكون هذا الهجوم... . مرتبطاً بطريقة أو بأخرى بمعاهدة الأسلحة... |
| Sayın Başkan, bu saldırının bir şekilde silah anlaşmasıyla bağlantılı olabileceği ihtimalini görmezden gelemeyiz. | Open Subtitles | سيدي لا يُمْكِننَا إهمال إحتِمَاليّة أنْ يَكون هذا الهجوم... . ...مرتبطاً بطريقة أو بأخرى بمعاهدة الأسلحة |
| Benimle bağlantılı olduğun riskine giremezsin. | Open Subtitles | لا يمكنك المخاطرة بكونك مرتبطاً بــي |
| Göğüs ağrısı hissizlikle bağlantılı değilse değil. | Open Subtitles | ليس إن كانَ ألم الصدر مرتبطاً بالخدر |
| İşlerinin de bağlantılı olduğunu düşünmüştük. | Open Subtitles | خلنا أن الأمر قد يكون مرتبطاً بعملهما |
| Peki ya Dr. Brennan'ın acıyı nasıl olduysa kurbanın uzun süre bağlı kalması iddiasına ne diyorsunuz? | Open Subtitles | ماذا عن إدعاء الطبيبة برينان بان ألمها كان مرتبطاً بطريقة ما بكون الضحية قد قُيدت لمدة من الزمن؟ |
| Artık Hollandalı'ya bağlı değilsin. Özgürsün. | Open Subtitles | أنت لم تعد مرتبطاً بالهولندي الطائر أنت حر |
| Sistem internete bağlı değil. | Open Subtitles | . إن ذلك النظام ليس مرتبطاً بشبكة الإنترنت |
| Peki virüsle bağlantısı nasıl? | Open Subtitles | لكن، كيف يكون مرتبطاً بالفيروس؟ |
| Dayınla bir bağlantısı yok muydu sanki o adamın? Evet, sanırım vardı. | Open Subtitles | ألم يكن مرتبطاً بعمك في بعض الأمور ؟ |
| Bunun Sangala'ya müdahalemizle bağlantısı olabilir mi? | Open Subtitles | -أيمكن لهذا أن يكون مرتبطاً بتدخلنا في "سنجالا"؟ |
| O işine çok bağlıydı. | Open Subtitles | لقد كان مرتبطاً بعمله جداً وأي نوع من العمل هذا؟ |
| O zaman olanlarla bir ilgisi olmayabilir. | Open Subtitles | قد لا يكون مرتبطاً بما حدث حينها |
| Benimle baglantin kesilmeli. | Open Subtitles | من الأفضل ألا تكون أنت مرتبطاً بي |
| Bunu ölümüyle bağdaştırabilir miyiz? | Open Subtitles | هل هذا مرتبطاً بموته.. ؟ |