| Paylaşmadığın birçok şey yaşadın. | Open Subtitles | مررت بالكثير من الأمور بالحياة وليس لديك شيء لتشاركني به |
| Sanırım geçmiş yıllarda çok şey yaşadın. | Open Subtitles | لكن أعتقد أنكِ مررت بالكثير خلال السنوات الماضية |
| Bugün çok fazla şey yaşadım ve eminim, bütün bunlar sona erdiğinde patronun anlayacaktır. | Open Subtitles | لقد مررت بالكثير اليوم ,وأنا واثقة أنه عندما سينتهي كل هذا فرئيسك سيتفهم الأمر |
| Tabii ki yoruldun, çok şey atlattın, hepsi bu. Belki. | Open Subtitles | بالتأكيد أنت متعبة لقد مررت بالكثير ، هذا كل ما في الأمر |
| Sert biriyim. Bu sahada ben çok şey atlattım, dostum. | Open Subtitles | أعني أنا متين لقد مررت بالكثير في هذا المنتزه يا رجل |
| Asanın bulunmamasını sağlamak için nelere katlandım. | Open Subtitles | لقد مررت بالكثير حتى أتأكد أن العصا لن يتم إيجادها. |
| Çok zor şeyler yaşadım ama. | Open Subtitles | حسنا , اقصد , أنا مررت بالكثير |
| Hayır. Bu düğünü planlayacağım diye çok uğraştım. Bunu başaracağız. | Open Subtitles | لا , لقد مررت بالكثير في تخطيط هذا الزواج والأن سيحدث |
| Çok şey yaşadığını biliyorum ama sana bazı sorular sormamız gerekiyor. | Open Subtitles | أعرف أنك مررت بالكثير لكننا نريد طرح بعض الاسئلة |
| Ama çok kısa sürede hepimizden çok şey yaşadın. | Open Subtitles | لكنك مررت بالكثير اكثر من اى منا فى فترة قصيرة للغاية |
| Bunu hak ediyorsun. Bebeğim, çok şey yaşadın. | Open Subtitles | أنت تستحقينها يا عزيزتي، لقد مررت بالكثير |
| Bak, son yıllarda çok fazla şey yaşadım, o yüzden, ağırdan almanın bir zararı yok. | Open Subtitles | لكنني مررت بالكثير من الأشياء خلال السنوات الماضية و لا أمانع أن آخذ الأمر بروية |
| Tam olarak açıklayamam ama son iki yılda çok şey yaşadım. | Open Subtitles | حسنٌ، حقًّا لا يمكنني تفسير ذلك، لكنّي خلال العامين الماضيين مررت بالكثير. |
| Bak,çok şey atlattın. | Open Subtitles | لقد مررت بالكثير لقد فقدت والدتك |
| Bak... üzgünüm, biliyorum çok şey atlattın. | Open Subtitles | انظر, أنا آسف أعرف أنك مررت بالكثير |
| - Şimdi olmaz. Son zamanda çok şey atlattım ve ne kadar etkilendiğimi farketmemişim. | Open Subtitles | لقد مررت بالكثير من الاشياء السيئة مؤخراً ولم أدرك الى أىّ حد كانت تؤثر علىّ |
| Son zamanda çok şey atlattım ve ne kadar etkilendiğimi farketmemişim. | Open Subtitles | لقد مررت بالكثير من الاشياء السيئة مؤخراً ولم أدرك الى أىّ حد كانت تؤثر علىّ |
| Asanın bulunmamasını sağlamak için nelere katlandım. | Open Subtitles | لقد مررت بالكثير حتى أتأكد أن العصا لن يتم إيجادها. |
| Son zamanlarda zor şeyler yaşadım, Sadece çok taze fasulye... | Open Subtitles | لقد مررت بالكثير مؤخراً .... ومشاعري كانت |
| Bunun için çok uğraştım ve güzel kokuyor, değil mi? | Open Subtitles | تعلم، لقد مررت بالكثير من المشاكل هنا ورائحتُها جيِّدة، أليست كذلك؟ |
| - Çok şey yaşadığını biliyorum. - Yok canım. | Open Subtitles | أنا أعلم أنك قد مررت بالكثير لتتحدث عنه؟ |