| Avukatlarımla buluştum. her şeyin üzerinden geçtiler... | Open Subtitles | لقد قابلت المحامين، وبعد ما مروا بكل التفاصيل |
| Zor zamanlardan geçtiler, şimdi tekrar birlikte olmaktan mutlular. | Open Subtitles | و مروا بأوقات صعبة و الآن شعورهم جيد حيال رجوعهم لبعضهم البعض |
| Kaç arkadaşım eşine artık hiç bir şey açıklayamadığı için zorlu bir boşanma sürecinden geçti? | TED | كم من زملائي مروا بتجربة طلاق مؤلمة بعد تجربة مرعبة لانهم لم يعودوا قادرين على تفسير أي شيء لأزواجهن أو زوجاتهم ؟ |
| Duyduğuma göre bir düşman Komançi kabilesi birkaç gün önce buradan geçmiş. | Open Subtitles | لقد سمعت أن مجموعة من الكومانشي العدائيين قد مروا من هنا منذ اسبوع |
| O ve anne kötü bir boşanma yaşamış, bundan dolayı velayeti kaybedeceğinden korkmuş. | Open Subtitles | هو والأم مروا بطلاق سيء لذا فإنه قد خاف من أن يخسر الحضانة |
| Onun bu programından geçen... ...insanların yüzde dördünden azı.. ...aslında cezaevine geri dönecek. | TED | أقل من 4 في المائة من الناس الذين مروا ببرنامجها فعلا عادو إلى السجن. |
| Sense bana iki yıl geçtiğini ve sabırlı olmamı söylüyorsun. | Open Subtitles | تُخبرني أن عامان قد مروا وتُريدني ان أكون صبورة ؟ |
| Neden diğer tarafta boğulacaklarını bile bile geçitten geçip gitsinler ki? | Open Subtitles | الذي مروا بستارجيت يَعْرفُون أنهم سيغرقون على الجانبِ الآخرِ؟ |
| İki dakika önce geçtiler. Hazırlar. | Open Subtitles | لقد مروا بة منذ دقيقتين الدرع جاهز |
| Dünden önceki gün buradan geçtiler. | Open Subtitles | لقد مروا من هذا الطريق قبل الأمس |
| Evvel ki gün bu yoldan geçtiler | Open Subtitles | لقد مروا من هذا الطريق قبل الأمس |
| Bilirsin, yüzyıllardır erkekler buradan gelip geçer senin gibi birçok kişi gelip geçti ama asla bu kadar büyük bir korkak görmedim. | Open Subtitles | تعرف؟ من بين كل الرجال الذين مروا إلى هنا على مر العصور وكانوا أهدأ منك |
| Müthiş ressamlar, müzisyenler, yazarlar bu kapılardan geçti. | Open Subtitles | فنانون عظماء، موسيقيين، كتّاب، كلهم مروا من خلال هذه الابواب. |
| Alvin için bu son birkaç hafta çok zor geçti. | Open Subtitles | لقد مروا أسبوعين مرهقين لألفين |
| Dört saatlik bir görüşme, uzaydaki 15 dakika gibidir ve birkaç gün, haftalar geçmiş gibi hissettirir. | Open Subtitles | أربع ساعات من المناقشات معاً مروا و كأنهم 15 دقيقة وبضعة أيام بعيدون عن بعض مروا مثل أسابيع |
| Buradan binlerce polis geçmiş olmalı. | Open Subtitles | لا بد إن هناك عشرات أفراد من الشرطة مروا من هنا |
| Bu girişimciler, Kenya'da son 30 yılda gelişen tarım sektöründeki iniş-çıkışları yaşamış tecrübeli çiftçiler. | TED | هؤلاء المزارعون القدامى قد مروا بكل صعود وهبوط الزراعة في كينيا خلال ال 30 سنة الماضية. |
| Merak ediyorum buradaki kişilerden aynı şeyi yaşamış kimse var mı? | Open Subtitles | أود أن أسئل أيضاً الجالسين هنا أذا ما كانوا قد مروا بذات التجربه |
| Biri, kuantum değişim dediğimiz şeyden geçen insanların bütün hayatlarının ve bütün değerlerinin değiştiğini hissetmeleri. | TED | أحدها هو الناس الذين مروا بما يسمى تغييراً كمياً: شعروا بأن حياتهم وقيمهم كلها قد تغيرت. |
| Buralardan biri Amerikalı kadın 5 kişinin geçtiğini gördün mü? | Open Subtitles | هل رايت سيدة امريكية مع 4 رجال مروا بسيارة من هنا ؟ |
| Yanımızdan geçip giden İspanyollar'da hiçbir korku belirtisi görmedim. | Open Subtitles | - أجل لم ألحظ ذرّة خوف في عيون الأسبان عندما مروا بجانبنا! |
| Şu ana kadar, onların başına açtığım belalar yüzünden oldukça zor bir hayat yaşadılar. | Open Subtitles | لقد مروا بأموراً عصيبة ويستحقون أفضل من ذلك |
| Lionel'in annesi kafayı yediğinde çok şey yaşamışlar ve boşandıklarında çocuk çok küçükmüş. | Open Subtitles | هم مروا بالكثير من المعاناة مع أم " لايونيل " , مثل , الخوف و الأنفصال عندما كان يافعاً جداً |
| Buradan geçmişler, buradan da. Bir sürü atlı. | Open Subtitles | لقد مروا من هنا علي خيول كثيرة |
| Birlikte yaşadıkları şeyler yüzünden yaşamalılar. | Open Subtitles | انا اقول بانهم يجب ان يعيشوا بسبب كل ما مروا به معا |