| kötü çocuk, uyuşturucu satıcısı, bütün iyi kızları çılgına çeviren çocuk? | Open Subtitles | الولد السيء مروج المخدرات الذي يقود الفتيات الجيدات نحو الجنون ؟ |
| Hepsi benim suçum. Tek başıma yaptım. uyuşturucu satıcısı olan benim. | Open Subtitles | كل هذا خطأي أنا من فعل هذا أنا مروج المخدرات هنا |
| Niye ben adi, düzenbaz uyuşturucu satıcısı oluyorum? | Open Subtitles | لماذا يجب أن أكون مروج المخدرات المنحط الحقير؟ |
| Parktaki yaşlı torbacının artık çağrı cihazı ve tabancısı olan aracısı var sadece. | Open Subtitles | مروج المخدرات العجوز في المنتزة أصبح الآن مبعوث مع جهاز نداء و مسدس |
| Verdiğiniz görüntüyü büyültüp torbacının fotoğrafını alabildik. Adı Dennis Moran. | Open Subtitles | لقد حسنّا مقطع الفيديو الخاص بكم، وحصنا على صورة جيّدة لوجه مروج المخدرات. |
| Bay torbacı. | Open Subtitles | سيد مروج المخدرات |
| uyuşturucu satıcısı Beyaz Mike üst katta ortalığı dağıtıyor. | Open Subtitles | إن وايت مايك مروج المخدرات قد بدأ يفسد الأمور في الأعلى |
| Sonra da şu uyuşturucu satıcısı var o da bir gönderde sallanırken bulundu. | Open Subtitles | ثم بعدها كان هناك مروج المخدرات ذاك.. قد وجد معلق في سارية علم في مكان شاهق أيضًا.. |
| Tanıdığı tek uyuşturucu satıcısı Craig Johnson ki o da zaten tutuklu. | Open Subtitles | مروج المخدرات الوحيد الذي يعرفه هو (كريغ جونسون) الذي في حوزتكم بالفعل |
| Üçkağıtçı uyuşturucu satıcısı Randall Carlson o caddede park halinde. | Open Subtitles | أين (راندل كارلسون)، مروج المخدرات الحقير يركن سيارته. |
| İşte uyuşturucu satıcısı. Tam orada. | Open Subtitles | هاهو مروج المخدرات هناك |
| Eğer Lloyd, şeytani şizofrenik Neal'ı öldüren, uyuşturucu satıcısı bir hemşireyse o zaman cinayet silahı bu değil demektir. | Open Subtitles | لو قام (لويد) الممرض مروج المخدرات بقتل (نيل) المصاب بانفصام شيطاني |
| Binasını çaldığın uyuşturucu satıcısı Denny var ya bugün dükkâna geldi. | Open Subtitles | الليلة داني) مروج المخدرات) الذي سرقت من المبنى زارني في محل الدراجات |
| Merhabalar, bay uyuşturucu satıcısı! | Open Subtitles | ! يا سيد مروج المخدرات |
| Eroini olabildiğince çabuk şekilde nakite çevirebilecek biri olduğundan beri Paulie, benim torbacı arkadaşım. | Open Subtitles | - ،منذ أن أصبحت (بولي)، صديقي مروج المخدرات .الذي يمكنه تحويل الهيروين إلى مال بلمح البصر |