"مسافات بعيدة" - Translation from Arabic to Turkish

• uzaktan
• uzaklardan

Gerçekleri çok uzaktan ayırdedebilen birisi için iz bırakıyoruz.
لكي تصطاده، يجب أن تجعله يشم اللحم من مسافات بعيدة.

Milletin dükkanlarına uzaktan kırmızı nokta kondurabiliyorsun.
يمكنكي ان تصوبي على من تريدين من مسافات بعيدة

Her neyse, veterinerin dediğine göre, normal bir tavşan hayatı sürdürebilirmiş. uzaktan gelen sesleri duyamayacakmış, o kadar.
بأيّ حال، قال البيطري إنه سيعيش حياة أرنب عاديّة لكنه لن يستطيع أن يسمع على مسافات بعيدة

Ben de kadeh kaldırmak ve uzaklardan gelenlere teşekkür etmek istiyorum.
شكراً لكم جميعاً لقدومكم إلى هنا لقد قدمتم من مسافات بعيدة

Tulum çok çok uzaklardan da duyulabilir.
حسنا .. الناي يمكن سماعه من مسافات بعيدة

Düşmanı uzaktan vurabilecek, uçan bir bombayı bir gün icat edeceğim.
بيوم واحد,سوف أبني قنابل طائرة لأقتل الأعداء من مسافات بعيدة

Gerçek şu ki, bu kadar uzaktan hiç denenmedi.
في الحقيقة لم نختبر ذلك من مسافات بعيدة

"İz sürme kabiliyetleri olağanüstüdür. Birbirlerini çok uzaktan bulabilirler."
لديهم قدرة غريبة على التتبُع يُمكِنَهُم أيجاد" "بعضهم البعض حتى في مسافات بعيدة

İnsanlar kilometrelerce uzaktan gelirlerdi.
... الناس بدأت تأتي من مسافات بعيدة

İnsanlar çok uzaklardan geliyor.
‫الناس يأتون من مسافات ‫بعيدة لهذه الكنيسة.

Bu yüzden en hızlı ve kolay seçenek, havalanmak ve çok uzaklardan da olsa bir sinyal elde etmek ve sonra bu konumları Land Rover'ları ile gelen yer ekiplerine iletmek ve köpekleri karadan takip edip haklarında her türlü hayati bilgiyi toparlamak.
لذا أسرع و أسهل طرق متابعتها هي" "بالطيران و التقاط اشاراتها من مسافات بعيدة ثم سنحدد مواقعها ونبلغ فريقنا على الأرض حيث سيأتي بمركبات ذات" "دفع رباعي و يتابع الكلاب