| Hiç olmazsa senin gibi, iliklerine kadar köle değildi. | Open Subtitles | على الأقل لم يكن مثلك ، مستعبد حتى العظام |
| Taki Dallas olayına kadar inanıyoruz ki virüs basitçe bizi kontrol ediyor tamamen bir yıkım bizi birer köle yapacak. | Open Subtitles | حتى دالاس كنا نعتقد أن الفيروس يسيطر علينا ويجعلنا جنس مستعبد |
| Lanetli bir kraliçeye köle olmuş, bir adama mı zincirleyeceksin kendini? | Open Subtitles | وتقيدين رجلاً مستعبد من الملكة الشريرة ؟ |
| 27 yaşımdayken, kızı geneleve satılmak üzere olan umutsuz köle bir babanın zor durumunu duymak beni öfkelendirdi. | TED | عندما كان عمري 27 سنة استماعي إلى محنة أب مستعبد يائس الذي كانت ابنته على وشك أن تباع في بيت دعارة جعلني غاضباً . |
| Ben burada Cinderella misali köle gibi mangal yapayım. | Open Subtitles | سأكون مستعبد هنا فقط (على المشواة مثل (سندريلا |
| Bir köle gibi. | Open Subtitles | وكأنك مستعبد. |