"مشكلة خطيرة" - Translation from Arabic to Turkish

• Ciddi bir sorunumuz
• ciddi bir sorun
• ciddi bir problem
• ciddi problemleri
• ciddi bir problemimiz
• ciddi problemlerim var
• ciddi bir problemin var

- O zaman çok Ciddi bir sorunumuz var demektir. - Evet sanırım var.
أذن لدينا مشكلة خطيرة أجل أعتقد ذلك

- Teşekkürler. Evet, ama Ciddi bir sorunumuz var.
نعم ولكن لدينا مشكلة خطيرة هنا

- ciddi bir sorun... - Bir durum var... Aman Tanrım.
نواجه مشكلة خطيرة يا سيدي سيد كلامب، لدينا موقف خطير ..

Güvenlik. Kantinde ciddi bir sorun var.
رجال الامن، هناك مشكلة خطيرة في القاعة الرئيسية

Kıtadaki genç nüfusun işsizlik oranı %15 civarlarında ve istihdam yetersizliği ciddi bir problem.
بطالة الشباب في القارة بحوالي 15 بالمئة والبطالة المقنّعة هي مشكلة خطيرة

Ayrıca Skip veya başka bir öğrenciye tekrar haksız bir ceza verirseniz ikimizin çok ciddi problemleri olacak bayan...
وإذا تعاملتِ بقذارة لأي من الطلاب بحجز آخر غير مبرر مرة آخرى أنا وأنتِ سيكون بيننا مشكلة خطيرة سيدة...

Ve eğer miras yönetimini devralmak isterse, ciddi bir problemimiz olur.
وإذا قرّر مطالبة الإدارة بالتركه فسيكون لدينا مشكلة خطيرة

Benim de yumurtalarla ciddi problemlerim var.
أنا بصدد مشكلة خطيرة مع البيض

Senin ciddi bir problemin var oğlum ve yangına körükle gitmeye devam ediyorsun.
لديك مشكلة خطيرة وكل ما تقوم به هو زيادة النار اشتعالاً

Tom, bizim Ciddi bir sorunumuz var.
توم، حصلنا على أنفسنا مشكلة خطيرة هنا.

Sana söylemiştim, McDeere ile Ciddi bir sorunumuz var.
لقد أخبرتك ,لدينا مشكلة خطيرة مع ماكدير

Amiral, Ciddi bir sorunumuz var.
أيها الأميرال - . لدينا مشكلة خطيرة.

Burada Ciddi bir sorunumuz var.
لدينا مشكلة خطيرة هنا

Hayattan kaçıyorsun ve bu artık göz ardı edemeyeceğim kadar ciddi bir sorun
أنت تتجنب الحياة هذه مشكلة خطيرة لن أستطيع تحملها

Bunu önemsemiyorum demiyorum ama günümüzde, hafıza kaybı dikkate alınan ciddi bir sorun değil.
أنا لا أقصد التهوين من ذلك، ولكن في الوقت الحاضر، لا يعتبر فقدان الذاكرة مشكلة خطيرة

Dinle, bu çok ciddi bir problem. Ama yine de halledebilirim.
أسمعي هذه مشكلة خطيرة أن يمكن أن أعالجها ا

Kızımızın ciddi problemleri var.
ابنتنا تعاني من مشكلة خطيرة

ciddi bir problemimiz olduğunu düşünüyoruz.
- نَعتقدُ بأنّنا لَرُبَّمَا يَكُون لَهُ a مشكلة خطيرة.

Hey, adamım. Senin ciddi bir problemin var,adamım.
تواجه مشكلة خطيرة, يا رجل.